Gücümüzün kaynağı çelişkilerimizdir

Ufacık bir alet düşünün... Ufacık, insan eliyle üretilmiş şey... Mesela tornavida, pense, makas... Ondaki insan bilincinin gelişiminin öyküsünü anlamaya çalışın, çok şaşıracaksınız... Bu bayram dönüşü Korkuteli’nden Antalya’ya inerken/uçarken hissettim bunu… O dağlardan insanoğlu adeta uçarcasına iniyo/çıkıyor artık… Üç şeritli iniş ve çıkışı olan yollarda arabalar hız kesmiyor bile diyebilirim… Uçarak atlıyorlar dağları… Oysa çıkın o yoldan dışarı; İnsan yine bildiğimiz insan doğa/dağ karşısında… O kadar çaresiz ve yalnız kalacak dağların karşısında… Oysa ufacık bir yol yaratmış işte kendi düşleri için ve orada insan olabiliyor… 

İnsan güçleri hep en iyi şekilde kullanmayı aramıştır... Doğada var olan güçleri nasıl kullanabilirim diye düşünmüştür... Yeni güçleri nasıl yaratabilirim diye çok kafa patlatmıştır... İnsanlık tarihi, bu güçleri öğrenme, bilmek ve ona hakim olup gündelik yaşamda kullanma tarihidir diyebiliriz bir bakıma… Diğer insanlar üzerinde hakim olma savaşında en büyük etkende güçlerin kullanılmasıdır... 

Güç nedir? İşin fizik kısmını bir kenara bırakalım şimdilik… Çelişki vardır gücün kaynağında… Çelişki aslında güçlerin karşıtlığı gibidir... Bir oto lastiğinde yüzlerce güç vardır birbiriyle çelişen ve hakim olmak isteyen... Bir otoda ise binlerce güç karşılıklı olarak birbirini dengeler... Dengeletilmiştir insan tarafından… Her güç özgür kalıp diğer güçleri yok etmek ister… Ancak insan aklı onları toplayıp organize edebilmiştir… Bir uçak ise on binlerce karşılıklı gücün dengede tutulmasıyla uçmaktadır... Her vida, her cıvata, her parça bir güç üretmek, bir gücü başka bir güce çevirmek, ya da bir güce karşı koymak için bir araya getirilmiştir... 

Çelişkilerden kurtulmak gerekmez... Çelişkiler içimizdeki güçlerdir bizim... Tek düze bir inanç sistemi, bizi huzurlu yapıyor iddiasıyla kafamıza doldurulmaktadır... Oysa içimizdeki doğal güçleri yok etmektedir... Çelişkilerin ortaya çıkardığı gücü dengeleyebilirsek, onlarla uçacağız bizler… Hem de istediğimiz yaşama... 

Tek kanatlı bir kuş olmaz.. Düşüncelerimizi ve bildiklerimizi sürekli sorgulamak güçlendirir bizi… Hem de en temel olanları sorgulamalıyız... Bizi en çok onlar yönlendiriyor çünkü. Her sabah, önümüze doğanın koyduğu, kendi koyduğumuz bir çelişkiyi çözmenin bize kazandırdığı gücü bir düşünün… Çözebilmenin verdiği hazzı bir düşünün… 

Haaaaa ekmek derdi değil demek istediklerim… Onu bizim önümüze, saplansınlar diye, bataktan çıkamasınlar diye birileri koyuyor… Onu da düşünme gücü elimizde olduğunda yıkıp geçeceğiz… Şu an önümüze konan çelişkiler var elbet… O çelişkilerin gücünü birbirimize karşı kullanıyoruz… Neler mi diye sormanıza gerek var mı?