- Kategori
- Mizah
Gülemediğim fıkralar!

Wall Street http://www.pixelmarx.com/wp- content
Belki okurlar; kahkaha krizine girerler!
Efkâr dağıtırlar!
Bayram tatilinin yorgunluğunu üstlerinden atarlar!
Ya da fıkralara çürük yumurta fırlatırlar!
Deneyip göreceğiz!
Yabancı konuğumuzu elimizden geldiğince ağırladık; mutlu kalmış olmalı ki gitmeden önce; bizleri fıkralara boğdu!
Yalnız başına boğulmak bize yakışmaz! Paylaşalım istedim!
Şimdilik; sizler için, damak tadımızı olağanüstü zorlamayacağını umduğum üç tanesini tercüme etmeye çalışacağım!
18 yaşından küçükler hemen sayfayı kapatsınlar!
“Hadi ama evladım! Kapat şu sayfayı; cık da ne demek o zaman göster bakalım… Emziğini değil kimliğini!”
Ah bu zamaneler; emeklerken bile karga kovalamak isterler!
Gelelim yabancı kökenli fıkralara:
Otuz yıl sonra dört arkadaş bir araya gelirler! Sohbet koyulaştıkça koyulaşır! İçlerinden biri bir ara “Men, Bay” bölümüne geçer!
Masadaki üçlü oğullarının, başarılarını, kazandıklarını, gururla sırayla birbirlerine anlatırlar!
- Benim aslanım yüksek okullarda okudu şimdi “Wall Street” de üst düzey yönetici. Geçenlerde bir arkadaşına sıfır Mercedes hediye etti!
…Benimkisi de sıfırdan başladı, havaalanlarında bavul taşıdı hem de okudu, şimdi bir uçak şirketi, sayısız jetleri var, jetlerden birini çok sevdiği bir arkadaşına hibe etti!
-Hem mimar hem mühendis; lüks villalarının sayısını bilmiyor olmalı ki beş kuruş almadan 500 metrekarelisini hayrına birine vermiş bizimkisi!
“Men” Bölümünden dönen “Ne kaynatıyorsunuz?” böyle diye sorunca! Kısaca özetlemişler masadakiler, dördüncüsü dudak bükmüş duraklamış!
…Ne desem bilmem ki, karşı kıyından oldu bizimkisi; Gurur duymasam da; kimseye muhtaç olmadan geçinip gidiyor! Kimi Mercedes; kimi bir jet; kimi de koskoca bir villa hediye etmiş! Yine de bir baba olarak içim yanıyor! Siz sizinkilerle ne kadar gurur duysanız yeridir!
Yorumsuz fıkra!
-
Hindistan’da bir Avrupalı; köy halkını etrafına toplamış!
“Bana getireceğiniz her canlı maymun için size 10 dolar veririm” demiş! Köylü seferber olmuş! Maymun sayısı azaldıkça fiyat yükselmiş! Bir süre sonra “Ey ahali ormandaki maymunların çoğu benim arazimde ama bana birkaç tane daha bulursanız maymun başına 50 Dolar alırsınız!
Bir süre için vatanıma dönüyorum; yine geleceğim! Siz yakalayabildiğiniz kadarını getirin asistanım size parayı ödesin!
Avrupalı gidince; asistan köylüyü başına toplamış!
“Bakın arkadaşlar bu Avrupalı sizi köle gibi çalıştırdı; şundan intikamımızı alalım! Şimdiye kadar topladığınız maymunları ben size geri vereceğim! Her biri için bana 35 dolar verin yeter! Avrupalı geri döndüğünde ben ona tüm maymunlar kaçtı derim! Bir süre sonra siz aldığınız maymunların her birini ona 50 dolara satarsınız! Para kazanmış intikam almış olursunuz!”
Mest olan köylü; her bir maymun için asistanın eline 35 dolar saymış!
O günden sonra ne asistanı ne de Avrupalıyı bir gören olmuş!
Maymunlar da ormanda yeniden satılmayı beklerlermiş!
Kapitalist fıkra!
-
-Dile benden ne dilersen yaşlı kadın! Üç dileğini yerine getiririm!
…Çok genç güzel, zengin bir prenses olmak isterim!
-Aynaya bak oldun! İkinci dileğin?
…Erkek kedim yakışıklı bir prens olsun!
-Kedin prens oldu! Üçüncüsü?
… İpek çarşaflı; muhteşem yatak odaları olan bir saray isterim!
- Muhteşemin içinde bulunuyorsun! Şimdi mutlu musun?
Prens(kedi) lâfa girmiş!
… O, mutlu olmaz iyiliksever peri! “Beni hadım ettirme” diye defalarca ona yalvarmıştım!
Hüzün kokan fıkra! Nasıl gülebilirim ki…
12.Aralık. 2008 İzmir