- Kategori
- Şiir
Günahsız yıllar 2

Yaşımız on yediydi bizim ,
Dertlerimiz yetmiş yaşındayken .
Boyumuz ufacıktı ,
Kalbimiz herkesten hızlı çarparken .
Ah o eski mahalle bakkalımız ,
Nasıl öderiz hakkını çaldığımız şekerlerin ?
O bayır aşağı koşuşlarımızın çıkardığı tozları
Asırlık hatıralar büyüten mahalle
Unutur mu dersin ...
Bi haberdik olandan bitenden
Belki kunduramız yoktu ayağımızda ama
Bayramlaşmaya ilk biz çıkardık önce herkesten ...
Eyvallah yoktu belki öyle güzel takım elbisemiz
Ama bizim bir gülüşümüz bin takım elbiseye bedeldi .
Evimiz içerden merdivenliydi ,
Hani şimdi şu dubleks dediklerinden.
Gece biraz soğuk olurdu fakat ,
Battaniyeyi attın mı üstüne
Bir uyku çekerdik öyle uzuuun ... öyle derinden ...
Biz kıskanmazdık öyle çulu çaputu ,
Alınan her şeye teşekkür eder veya hayırlı olsun derdik.
Misafir masaya oturmadan ,
Biz sofraya el sürmezdik .
Ah o annemin gümüş yemek takımı
İşlemeli sofra bezi
Dantelli peçeteliği ...
O yıllar ki arkasından her anını özleten ,
İnsana insan olduğundan değer vermeyi öğreten .
Şimdi usulca sıkışmışız hayatın bir kenarına ,
Yok artık eser o masum güzel sevgiden .
Yusuf Dursun DURMUŞ