Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

11 Ocak '11

 
Kategori
Güncel
 

Gündemin Mizahı ve Mizah Gündemi

Gündemin Mizahı ve Mizah Gündemi
 

Mizah, komiklik, güldürü ve güldürmek 

Her blog yazarı çevresinde duyduğu, şahit olduğu ya da bizzat başına gelenleri bu sayfalarda yayınlarsa günde yaklaşık 7000 komik ya da gülümseten yazı çıkar ortaya. Benim kişisel olarak en çok güldüğüm konulardan biri, insanların hoşlanmadıkları ve kötü laflar ettiği konusunda eleştirdikleri kişileri eleştirirken ağır sözler söylemeleridir. Mesela ülkemiz pek çok bakan vardır ki ağır sözler söylediklerini iddaa ettikleri muhalefet milletvekillerine daha ağır bir söylemle ve küfürle cevap verirler. 

Bir de bizi sürekli olarak güldüren gerçek komedyenler vardır ki bu konuda son yıllardaki önde gelen isimler arasında Cem Yılmaz gelir. Gülmek ve güldürmek aslında insanın doğasında yer alan normal tepkiler ve uzun ve keyifli yaşama sigortaları olmasına rağmen, ülkemizde pek çok insanımız bazen günler, bazen aylar bazen de yıllar boyunca uzun bir kahkaha ya da sesli bir kahkaha atamadan ömürlerini geçirmektedirler. 

En kolay güldürme yollarından biri fıkradır. Fakat fıkra atlatmak da bir sanattır ve herkes iyi fıkra anlatamaz. İyi fıkra anlatmak için iyi vurgu yapmak fıkrayı tam ve net olarak iyi bilmek ve keyifli olmak gerekir. Karikatür ise başlı bağına hem komik hem de güçlü bir eleştiri sanatıdır. İşte birkaç felsefi fıkra örneği: 

Yetmişine merdiven dayayan Thompson, daha uzun yaşayabilmek için yaşam tarzını tamamen değiştirmeye karar verir. Sıkı bir diyete başlar, koşar, yüzer ve güneşlenir. Üç ay içinde 10 kilo verir, göbeği on santim daralırken göğüs kafesi beş santim genişler. İyice dinçleşen ve bronzlaşan Thompson başarısını yepyeni bir saç modeliyle taçlandırmaya karar verir. 

Yeni saç modeliyle berberden çıkıp karşıdan karşıya geçerken bir otobüsün altında kalır. Son nefesini verirken, “Tanrım, ” diye haykırır, “nasıl yapabildin bunu bana ?” 

Yukarıdan yanıt gelir: “Valla kusura bakma Thompson; tanıyamadım seni.” 

Acil yardım santralindeki operatör telefona yanıt verir. Karşısındaki adam bir avcıdır ve paniğe kapılmıştır: “Ormanda kanlar içinde birisini buldum. Ölmüş galiba… Ne yapmalıyım ? Operatör, “ Lütfen önce sakin olunuz”, der. “telefonu bırakın ve şahsın öldüğünden emin olun.” 

Bir sessizlik olur ve ardından bir silah sesi duyulur. Avcı telefonu bir daha alır: “tamamdır. Şimdi ne yapacağım ?” 

Adamın birisi, omzunda papağanıyla Pazar ayinine katılmış. Cemaatten birçok kişiyle papağanının ayini vaizden daha iyi sunacağına bahse girmiş. Ayin başladığında papağanın gıkı çıkmamış. Ayinden sonra eve dönerlerken adam kaybettiği paralar yüzünden başlamış papağana verip veriştirmeye. 

Papağan beklemiş ve adam sustuğunda, “akılsız, ” demiş “kafanı kullansana! Noel ayininde paranın hasını götüreceğiz şimdi !” 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 537
: 1884
Kayıt tarihi
: 10.06.10
 
 

Gündemi ve olayları yakından takip etmeye çalışıyorum. Sinema, kitaplar, spor, doğa, siyaset, miz..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara