- Kategori
- Dünya Şehirleri
Güzel İstanbul
ŞEHZADE BAŞI CAMİ
Boğazda beylerbeyi sarayı
Otur önüne seyret deryayı
Bir çağı kapatıp yeni bir çağı
Açan şehirdir güzel İstanbul
Her tarafı tarih kokan, içinde sırlar yatan bir şehirdir İstanbul.
14 Milyon nüfusu, boğazı, camileri ile medeniyetlere beşik olmuş şehirdir İstanbul.
Boğazın engin suları nazlı nazlı akarken, İstanbul Boğazını hayranlıkla seyreder, Allahım bu akan suyu buradan eksik etme derim.
16-17 Mayıs günleri, arkadaşımı ziyareti için İstanbul’a gittiğimde; adeta şantiye’ye dönmüş, her tarafta inşaat olan İstanbul’u buldum. Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve ilçe belediyeleri, çok güzel işler yapmışlar. İstanbul’da kaldığım iki gün içinde her yeri görmek mümkün değildi ama gördüklerim ve yapılanlar güzeldi. Sahiller işgalden kurtarılmış, Eminönü’ndeki seyyar satıcılar kalkmış, Haliç Köprüsünün Eminönü tarafında sahildeki balıkçıların kirliliği yok olmuş. Sanki Eminönü trafiği rahatlamış gibiydi.
Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul’da çok güzel çalışıyor. Yıllardır bakımsız kalmış Vakıf eserlerine; 2013 yılı bütçesinde İstanbul için 70 milyon lira ödenek konularak, yenileme çalışmaları yapılıyor. Allah Vakıflar Genel Müdürlüğünün kesesine bereket versin. Demek ki istenirse, güzel şeyler yapılabiliyormuş. Daha önceden bu kurumda irtica ya karşı önlem çalışması yapılıyor, kuruma gittiğinizde üst katlara bile çıkamıyordunuz. Bir dönemde Vakıf arsaları, çeşitli bahaneler ile elden çıkarılıyordu.
1985 yılıydı.3194 Sayılı imar kanunu tanıtma toplantısı için, Büyükşehir Belediye Başkanları Ankara’ya gelmişlerdi. O zamanki İstanbul Belediye Başkanı olan Bedrettin Dalan’a - “ İstanbul’un Çeşme ve sebilleri ile bu tür eserlerin bakımını yapmayı düşünüyor musunuz?” diye sorduğumda- “ Bu konuyu araştırdım. Bunun için Belediye bütçesinin yarısını bu işe harcamam gerekiyor.” Demişti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkililerinden aldığım bilgiye göre, tarihi çeşmelerden 100 tanesinin bakım ve onarımı için projelendirme çalışmalarının devam ettiğini, en kısa zamanda onarıma başlanacağı bilgisini aldım. İstanbul’da suyu akan tarihi çeşmeleri görmek, bunların suyundan içmek ne güzel olur.
15.900.000.-m2 alana sahip İstanbul tarihi kentte, birçok tarihi eserin restorasyonu yapılarak, yeniden hizmet verir hale getirilmiştir. Yalnızca Vakıfların, Belediyelerin çalışması ile bu tadilat ve restorasyonların bitmesi mümkün değil. Bu konuya bütün kurumların öncelik vermesi, bütçesinden pay ayırması ile eserlerimizin kısa zamanda onarımının bitirilmesi mümkün olacaktır. Son yıllarda bir kısım şirketlerin sponsorluğu ile bu çalışmalara büyük katkı sağlanılmıştır.
İstanbul yıllardır “devletin hükümlerinin geçmediği bir şehir” olarak anılırdı. Emniyet camiasında yerleşmiş bir deyim vardır. “ Türkiye İstanbul’u besler, İstanbul Türkiye’yi besler. Türkiye’de asayiş ve huzur temin edilecekse, asayiş ve huzur önce İstanbul’da temin edilmelidir.” Şehirdeki güvenlik önlemleri, Mobese kameraları belirgin şekilde İstanbul un güvenli bir şehir olmasını sağlamış, suç işleme sayısında azalma olmuştur. İstanbul’un ilk şehremini ( Belediye Başkanı ) Hızır Beyin kuralları işlemeli, padişahın kolunun kesilmesine bile karar veren adaletin hâkimiyeti sağlanmalıdır.
İstanbul’un afet karavanları konusunda da bazı şeyleri dile getirmek istiyorum. Karavanlarda bulunan teçhizatların TSE damgalı ve birinci sınıf teçhizat olmasına özen gösterilmelidir. Bu teçhizatların ihalesine çıkarken hazırlanan şartnamedeki hükümler ile hali hazırda karavanlarda bulunan teçhizatlar ( ne kadarı Çin malı ) karşılaştırılmalı, kaybolanlar ve uygunsuz olanların yerine uygun olan teçhizat konulmalıdır.
Televizyonlarda yayınlanan kamu uyarı programları ile afet sırasında alınacak önlemler ve işlemler hakkında vatandaş uyarılmalıdır. Bu husus çok önemli olup, bu programlara kesintisiz olarak devam edilmelidir.
Korunması mümkün olmayan binalar acilen tahliye edilerek, bu binalarda oturan vatandaşların geçicide olsa güvenli konutlarda oturması temin edilmelidir. Kentsel dönüşümde imar planları, TOKİ işlevi ile hareket edilerek süratle yapılıp uygulamaya konularak, bir an önce inşaatlara başlanılmalıdır.
Afet Bölgelerinde yüksek katlı binalar yerine, en fazla beş katlı binalar tercih edilmelidir. Rant değil sağlıklı kent, sağlıklı bina tercih edilmelidir.
Dünyanın incisi İstanbul’umuzu daha güzel, sağlıklı yaşanılır kent yapmak için; elimizden geleni hep birlikte yapmamız gerekmektedir. Bunun içinde İstanbul’da bürokrat zihniyeti değil, İstanbul’u seven, İstanbul aşığı insanlar yönetimde iş başına gelmelidir.
MUSTAFA YOLCU