Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Kasım '21

 
Kategori
İnançlar
 

Hadis-i Şerif aydınlatıyor-13

Davete İcabet Sünnettir
 
İnsanların yalnız başına yaşamaları zor bir durumdur. 
Her işimizi kendi başımıza yapmamız mümkün değildir.
 
 İnsan yalnız başına fert olarak hayatını sürdürürken kendini toplumdan sıyıramaz. 
İnsan oğlu her an başkalarına muhtaçtır. 
 
Tamamen kendini yalnızlığa itenler sorunlarıyla baş edemez ve içine kapanarak hayatını kaosa çevirir.
 Hayatın getirdiği sorunları ve problemleri eşimizle ve dostumuzla çözüme kavuşturabiliriz. 
 
Hayatımızı kolaylaştırmak için ailemize, komşularımıza ve diğer 
katmanlara ihtiyacımız olacaktır. Bunun için insanlar iç içe yaşamak zorunda.
Toplumdan kaçamayız. Bu hem inancımıza ve hem de kültürümüze ters düşer.
Dinimiz komşusu aç iken ,tok sabahlayanlardan olmamamızı ister.
 
Atalarımız da ne güzel söylemiş. “Ev alma komşu al.” “Komşu komşunun külüne muhtaçtır.”
İnsanlar toplu halde yaşarlar. Sorunlarını birlikte çözerler.
 
Hastalık anında, düğünde, cenaze de ve diğer törenlerde birlikte olmak 
ve  birbirine destek olmak insanlığın ve insanca yaşamanın gereğidir.
 
Bu konuda peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde bizi şöyle aydınlatır:
 
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) şöyle buyurur:
 
“Biriniz din kardeşini düğün ve benzeri bir şeye davet ettiği zaman o, (bu davete icabet etsin).” (Buhari,Nikah,74.)
 
Evet, şu koronalı  günlerde birbirimizi unutur olduk. Cenaze ve düğünlere gitmez olduk.
Davetlere katılma konusundaki eksikliklerimizi ve kusurumuzu 
 korona bahanesiyle görmemezlikten geliyoruz. Bu durumu gözden geçirmeliyiz… 
Davetleri ihmal etmemeliyiz. 
 
Eş, dost, akraba ve tanıdıklarımızın davetlerine hasta ve riskli değilsek; 
maske mesafe ve hijyene dikkat ederek katılmaya çalışmalıyız. 
 
Düğün ve hayırlı işlere katılamadığımız durumlarda hediyelerimizi
 gönderebilir ve bu şekilde birbirimizi desteklemiş oluruz.
 
İyi bir insan ve samimi bir Müslüman yakınlarının davetine gerekli özeni göstermelidir.
 
Unutmayalım ki, şu geçici boş dünyada yarayışlı ve iyi şeyler yaparsak; 
 
gerçek ve sonsuz olan ahiret hayatına (azık) hazırlık yapmış oluruz.
 
Ne mutlu dünya hayatında iyi şeyler yaparak sevaplarını biriktirenlere…
 
Ne mutlu davetlere icabet edenlere…
 
Toplam blog
: 367
: 683
Kayıt tarihi
: 08.04.13
 
 

1965 Trabzon Of doğumluyum. İlahiyat Fakültesi mezunuyun.Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeniyi..