Hakikaten Yeni Honda Civic

Uzunca zamandır bir türlü kırıp tembelliği yazamadım, yazmak için neden aradım durdum.

Aslına bakarsanız içime içime konuştum,yazdım ve sildim.

Silmesem, içime konuşmasam da paylaşsam daha mı güzel olurdu ne? Cevabı bende yok, bilmiyorum.

Sık olmasada girip okudum bir çok blogu, kopmamaya çalıştım.

Son bir kaç yılı yoğun yaşıyorum, sıklaştı yoğunluğum, Eyliya Çelebinin ''Seyahat Ya Resulallah' 'demesi gibi ben de galiba iş Ya Resulallah dedim, işten işe yolculuğum tam gaz gidiyor. Aslına bakarsanız seviyorum bu tempoyu, kopartıyor hiç değilse zor şeylerden vs.

İçimde çocukluğumdan bu yana sinsi sinsi yanan bir ateş var, hiç geçmez bazen parlar, bazen kora döner bazen sakin küllerinin altında sessiz yanar... Depreşti bu ateş günlerdir, arabamı değiştireceğim içime sinen bir araba bakıyorum, araştırıyorum... Fiyat, yakıt, güvenlik, asalet, zarafet, çeviklik vs vs bakmaktan yoruldum. :)

Honda Civic ve City arasına sıkıştım, karar vermek için Sivas'a Honda bayine arabaların ruhundan anlayan aşrkadaşım, sırdaşımla gittik. Daha içeri girer girmez arabaya vuruldum. İşte bu dedim ve kararımı verdim.

Araç yok satıyor, şansıma resimlerini paylaştığım Kar beyaz güvercin üç beş güne geldi üç beş günde teşhirde kaldı... Deli kıştan bir gün önce aldım, bir haftada 1000 km yaptım, az kalsın nazarım değecekti. Nasıl diye soranlara öyle bir anlatıyorum ki... Ya hu yavaş! nazar değdireceksin kendi kendine diyorlar. :)

Eee haklılar değdi de. :) Neyse ki teğet geçti...

Hülasa bu kuş vesilesiyle bende buluşmuş oldum sizlerle..

Sağlık, huzur ile efendim..