Hangi kitâbları okuyalım?

Çok genel bir soru olacak, âncak “Hangi ders kitâblarını okuyalım?” sorusuna kimler cevâb verebilir?
Doğru cevâb verebilmek için, konuya tam hâkim olmalıyız.
Tüm ders türlerinden vazgeçip “Hangi Türkçe, Türkçe Dil Bilgisi, Edebîyat Bilgisi ders kitâbını okuyalım?” diyelim. Cevâbı daha da kolay olsun.

Peki, böyle bir soru olur mu? Ne gereği, ne yararı var?
Çünkü bu ders kitâbları zaten önerilmiş, komisyondan geçmiş ve okullara dağıtılmış bile. Fakat bunlar mı okutuluyor, diğer yayın evlerinin kitâbları mı okutuluyor, bu başka bir soru mu oldu?

Şimdi böyle bir yazıya, böyle bir konuya değinmecenin ne gereği var?

Fakat Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı yetkilileri, kitâb yazarları ve hazırlayıcıları, öğretmenler, öğrenciler, veliler; bu kitâblardan memnûn mu?

Memnûn olucular da, memnûn olmayacılar da bence yanılıyor.

İşçenin içinde salt çıkar varsa, bu konuda yüksek bir kazanç elde ettilerse az da olsa –çünkü kimse aza kanaat etmez- memnûndurlar.

Ben bilgi, bilgi kalitesi açısından soruyorum; öğrencilere, öğretmenlere, velilere “Kitâblarınızdan memnûn musunuz?”  Tabletleri sormuyorum. O zaten seçim zamânındaydı, bir dahaki seçimde çenemizi yine yorarız, kısmetse.
Merak ettiğim konulardan biri de kitâblar mı daha uyutucu olacak, tabletler daha uyutucu olacak? Fakat bu şimdilik yalnızca merak etmekle kalsın.

Bana Türkçe açısından memnûn olduğunuz veya Türkçe’yi doğru öğreneceğim hangi kitâbı öneriyorsunuz?

Kitâb fuarı bitti, oradan da bana olumlu bir cevâb gelmedi. Bir yazımda değinmiştim. Demek ki, bana önerecekleri bir kitâb yokmuş okurlarımın veya onlar fuara gidip kitâb almadılar. Oysa haberlerde hem yayın evleri satıştan, okurlar da kitâblardan memnûn görünüyorlardı. Bakalım bu yazımı kimler dikkate alacak?

Memnûn olmacanın kriteri / kıstası nedir? 

Türkçe açısından memnûn olacağımız herhangi bir doğru kaynak yok, elimizdeki az veya çok yanlışlık içerici kitâblarla yetineceğiz.
Ramazan Gülsen Türkçe Şâi'ri Yazarı