- Kategori
- Eğitim
Hangi Türkçe sözlüğü okuyalım?
Zamanımızda bilginler çoktur; benim gibi herkes eline kalem almış yazıyor. Kalem yeterli gelmiyor; klavye ile yazıyor. Eee! Ne de olsa, teknolojiğiz. Herkes benim gibi yazıyor da; benim yazdığım gibi yazmıyor; az bir fark var.
Bazı programlarda, telefonlar dahil Türkçe karakter yok. Bu durumda elde olmadan yazım yanlışlığı yapmış oluruz. Bu ise bir sözcenin yanlış yazılıp yanlış benimsenmecesine yol açabilir. Zaten doğrulara değer vermediğimiz için –gerçi doğrular yaygın değil veya yok, bunda da kimseyi suçlamak istemiyorum- yanlışlar daha kolay ve daha çok benimseniyor. Burada da yine bir zorunluluk ve ihtiyaç vardır; insanlar ne yapsın ki? Fakat şimdiden sonra doğrular ortaya çıktıktan sonra o okuyucuları küçümseyiciler, okuyuculara yanlış bilgi vericiler ne yapacak? Peki, okuyucular ne yapacak? Doğru ile yanlış bir araya geldiği zaman göreceğiz. “Türk Milleti zekidir.” Atatürk, böyle demiştir. Birileri uyutuyor, fakat kendine gelecektir. Kimler zeki göreceğiz, bakalım Atatürk veya ben mi yanılıyorum; küçümseyiciler, uyutucular, uyuşturucular, aldatıcılar mı?
Ancak ben bile bile bir yanlışlık yapmak istemiyorum.
Bunun için de yetkili, ilgili kişilere soruyorum. Yardımcı olurlarsa sevinirim.
Hangi Türkçe Sözlüğü okuyalım?
Türkçe; ana dilimizdir; onun için yozLAŞtırmayalım, yozLAŞtırıcılara fırsat vermeyelim, yozLAŞmacasına sebep olmayalım.
Türk, demek güzel demektir; Türkçe demek güzel dil demektir. Öyleyse Türklerin, insanların, Müslümanların dilleri güzel olmalıdır. Yani sözceler kalbimize, beynimize, dilimize yakışmalıdır.
Doğru bilgiye, doğru Türkçe’ye bir an önce kavuşalım, değil mi?
İnsanlar yazdıklarını ve okuduklarını yargılayıp sorguluyorlar mı, acaba?
Ramazan Gülsen