Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mayıs '16

 
Kategori
Deneme
 

Hapis Kitaplar

Hapis Kitaplar
 

"Sevinçli günlerin olduğu gibi zor günlerin de tek dostu sana sadakat ile bağlı olan kitaplardır."


Kitaplar, düşünce dünyamızı aydınlatan, toplumsal ve kültürel olaylara bakış açımızı belli başlı kriterlere göre tanzim ve tayin etmemize imkân sağlayan önemli bir araçtır.
 
Başka bir ifade ile kitaplar sadırdan satıra emanet edilen, gönül deryasından bir katre misali en içten duyguların terennüm edildiği uyaklı/kafiyeli bir yazım işlemi olduğu gibi dini, siyasi, sosyal ve kültürel etkilerin saikiyle bazen tarihe düşülen bir not, bazen zihinlerin inşası ve imarına müsebbib ma’mur bir yapı, bazen ilahi olanı beşeri aklın idrakine arz eden dini bir referans, bazen de mermisi mürekkep olup muhatabına acımayan bir tenkit silahı olarak bizlere arzı endam etmektedir.
 
Bu minval üzere içinde yaşadığımız modern dünyanın duyarlı ve bilinçli insan algılarını bozduğu, tarihinden ve değer yargılarından uzak mubah bir yaşam alanını dayattığı gayri dini ortamda, kültürel ve dini reflekslerimize münasip düşen kitap okuma faaliyetlerine ivme kazandırmak ciddi ve bir o kadar da önemli bir iş şekline dönüşmüştür.
 
Bir konferansta güzel bir söz duymuştum “kitaplar, ilimle meşgul olan insanların ölmez çocuklarıdır”. Nasıl ki ebeveynlerin en değerli varlıkları çocukları ise, onların varlığı hayatlarını daha anlamlı ve renkli kılıyor, yoklukları da adeta şah damarlarına neşter vurmak mesabesinde tutuluyorsa aynı şekilde ilme susamış, her an terakki ve gelişime açık ilim taliplileri için de ilmin taşıyıcısı kıvamında olan kitabın varlığı ya da salt ilmin kendisinin böyle değerlendirildiğini hatta daha büyük bir öneme haiz olduğunu söylesek abartmış olmayız.
 
Bu hususta bir örnek verecek olursak, Abdulfettah Ebu Gudde (rh)’nin (Kıymet’uz-Zaman İnde’l Ulema) “Âlimlerin Gözüyle Zamanın Kıymeti” adlı eserinde İmamı Azam’ın en önemli talebesi Kadı Ebu Yusuf’un ölüm döşeğindeki halinden bahsettiğine şahitlik ederiz. İmam Ebu Yusuf bu zor anında bilmediği bir meselenin ızdırabını duyduğunu ve sadra şifa olan o bilgi kendisine nakledildiğinde etrafındaki insanlara “bu bilgiye vakıf olmadan dünyadan göçmeyi kerih gördüm” dediği rivayetler arasında zikredilmektedir.
 
Şimdi bu ve buna benzer birçok rivayetten içinde yaşadığımız zamanımıza doğru bir kapı araladığımızda acaba ilmi açıdan belli bir doygunluğa erişmiş olan o devirlerden bir nebze olsun istifade ettik mi sorusunu kendimize yönelttiğimiz zaman sorunun diriliği karşısında cevabımızın burukluğunu hangi ölçüye göre yorumlamamız gerekmektedir?
 
Meseleye bu zaviyeden bakıldığında TÜİK’in kitap okuma raporlarına göre dünya ülkeleri arasında 86. sırada olmamız, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ise Türkiye Okuma Kültürü Haritasına göre yılda ortalama 7.2 kitap okuma oranına ancak ulaşabildiğimizin belgelendirilmesi hal-i pürmelal durumumuzu yansıtması ve yukarıdaki soruya cevap olması açısından önemlidir.
 
Ayrıca, AB ülkelerinde yüzde 21 olan kitap okuma oranı, Türkiye’de sadece yüzde 0,01 bandında seyrediyorsa bu durum şunu göstermektedir.
 
Kitap almıyoruz
Kitap alıyoruz
Kitap okumuyoruz
Kitap okumaya çalışıyoruz
 
İlk üç şıkta belirtilenler aslında aynı şeyleri söylüyor. Kitap almakla, almamak ve okumamak arasında hiçbir fark gözükmemektedir. Çünkü kitaplarımız kütüphanelerimizde renk kartelasını andıran dekoratif bir malzeme olmaktan çıkartılıp, evimize gelen misafirlere kütüphanemizin varlığı sebebiyle ne kadar elit bir insan olduğumuzu göstermekten vazgeçmediğimiz sürece herhalde bu oranlarda bir değişiklik olacağını söylemek çok güç bir durum olacaktır.
 
Peki, ne yapmak gerekiyor?
 
Çok basit,
 
*Raflara hapsettiğiniz kitapları okuyarak hürriyetlerine kavuşturun.
 
*Her ay kitap için ufak bir bütçe ayırın.
 
*Kitap okuma guruplarına üye olun.
 
Çünkü “Bir şehirde en önemli üç şey: kanalizasyon, hamam ve kütüphanelerdir. Kanalizasyon şehrin kirini, hamam bedenin kirini, kütüphaneler de ruhun kirini temizler.” (Fatih Sultan Mehmet Han)
 
Toplam blog
: 2
: 101
Kayıt tarihi
: 04.05.16
 
 

Ferdi ve sosyal hayatı önemli derecede etkisi altına alan güncel, tarihi, dini ve siyasi meselele..