- Kategori
- Deneme
Hazır mısın Anne?
Hazır mısın anne? Ben, geliyorum. Henüz ellerim çok küçük ama biliyorum ki zamanla büyütürsün beni. Ellerim nice güzelliklere dokunacak. Çok heyecanlıyım anne. Hep yanımda olursun değil mi? Birde duyuyorum birisi hep beni dinliyor. Aramızda bulunan tene kulağını koyuyor.
"Tekmeledi mi?" Diye soruyor. Kim o anne? O da seviyor mu beni? Şu evde durmadan "Kardeşim oluyor." Diye çığlık atan kim? Geldiğime çok seviniyor gibi.
Henüz gözlerimi açamadım ama güvende hissediyorum anne. Hiçbir şeyi bilmiyorken varlığınla ısınıyorum. Sahi neredeyim ben anne?
En çok da sizleri görmek istiyorum, şu açılmasını beklediğim gözlerimle. "Tekmeliyor mu?" Diyen kişiyi, "Kardeşim oluyor." Diye bağıran ince sesliyi.
Ve beni kalbinde saklayan seni.
Ayaklarım yeni yeni saklandığı yerden çıkıyor ve biliyorum anne; Hemen yürüyemeyecekmişim. Güzelliklere koşacağım değil mi anne? Kulaklarım duyuyor artık
Hep benim dedikodumu yapıyorsunuz ve üstelik duyduğuma göre bana ayrı oda yapmak istiyormuşsunuz, o ince sesli kıskandı beni. Odasından ayrılmak zorunda kalmış.
...
Merhaba anne. Tanışmamıza çok az zaman kaldı. Ben, artık o beni dinleyen adamım, babam olduğunu ve ince seslinin de ablam olduğunu öğrendim.
Onları şimdiden çok sevdim. Babam, bana her gün oyuncak alıyor, ablam odam için bir şeyler yapıyor sen de bana giymem için bir şeyler hazırlıyorsun. Sizi seviyorum.
... (Ve Şu Aptal Gezegene Geldim.)
21 Şubat günü geldiğin de ağlayarak Dünyaya merhaba dedim. Nasıl başlarsan öyle gidersin dedikleri tam olarak bu olmalı. Hepimiz ağlayarak geldik bu gezegene
ve hayatımızın büyük kısmını ağlayarak gidereceğiz. Elbet gözden akan yaş değil bu, düşünsenize her yerde gözüyaşlı insan! Zor olan yaşam iyice zorlaşırdı.
Sonra gülmeyi öğrettiler bize, ve hepimiz farklı farklı şeylere güldük. Ve en garibi yeryüzünde olan milyarlarca insan birbirinden çok farklı gülüyor.
Yaşım oldu yirmili bir şey, hayatımın üçte birini tamamlamış, kimine göre hiçbir şey görmemiş, kimine göre vay be dedirtecek bir yaşam hikayem var.
Şimdi bunları mı konuşacağız. Hayır! Yine bir yazıya başlayıp devamını getiremiyorum. Kısacası bugün benim doğum günüm. Varlığımdan rahatsız olanlar vardır elbet.
Kusura bakmasınlar, Allah izin verdiği sürece yaşamaya devam edeceğim ama ben onları da seviyorum. Şu hediye kısmına gelince: Hediyedir, mumdur, pastadır istemem.
Çünkü benim en büyük hediyem ailem ve sizlersiniz. Ama yine de kitap alırsanız hayır demem!
Bir de not düşeyim;
Ölüm tarihlerimizin bile hatırlanmayacağı bu aptal gezegende, doğum tarihlerimizin bir öneminin olmadığı bir zamandan sonra anlıyorsunuz.