Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Kasım '07

 
Kategori
Spor
 

Hediyemiz, yarınki derbiden!

Hediyemiz, yarınki derbiden!
 

Günaydın arkadaşlar, bu hafta futbol yazısı yazıp maçları yorumlayamadım, merak edenler olmuştur. Yendikleri zaman yazıyor, övünüyor, yenilgi de ya da beraberlikte yazmıyor, diye düşünenler de. Aslında öyle birşey yok, Kasımpaşa-Fenerbahçe maçının yarısını izledim, yarısını da radyodan dinledim. Tam hakim olamayınca yazmaktan vazgeçtim, baktım diğer arkadaşlara, hiç kimse yazmamış. Zaten bu haftasonu futbol adına yazacak çok şey yoktu. Hakemler ve hataları daha çok öne çıktı.

Haftaiçi Fortis Türkiye Kupası maçları vardı, yine içe sinesi bir maç olmadı. Yedekler, sakatlıktan yeni çıkanlar, formsuz olanlar sahadaydı ve iddiasız oynadılar. Fenerbahçe-Gaziantep maçı çok sönük geçti ve böylece yedekler sınıfı geçemedi. FenerBahçe'nin hiçbir maçı böyle golsüz olmuyordu,( Gerçi Vederson'nun sayılmayan bir gol var.) atamasa bile rakip atıyordu. Gol olmayınca maçın tadı-tuzu da olmuyor. Takımların birbirini ateşlemesi için illaki gol olacak.

Öyleyse bu hafta futbol yoksa anlatacak birşey yok, diye boş oturmam gerekmiyor, futbol yoksa doğum günü var. hem de iki tane; biri en büyük başkan bizim başkan Aziz Yıldırım'ın, diğeri sarı saçlı, yaramaz çocuk,
Uruguaylı savunma oyuncumuz Diego Lugano'nun. Benzer yönleri var mı, bence var, her ikisi de tuttuğunu bırakmıyor ve takımı güzel savunuyorlar.

Seveni kadar sevmeyeni de olan ve en ufak bir hareketi ile, bir sözü ile Türkiye'nin gündemini değiştiren başka biri daha var mı? Çoğu zaman siyasileri bile solluyor. Ama şu bir gerçek, camiasının yüzde yüzünün sevdiği ve takdir ettiği başka bir kulüp başkanı dünyada yoktur, sanırım. Onu aziz (sıfat olarak) yapan işte budur, sadece adı değil.


Türkiye'nin demiyorum, artık dünyanın en büyük kulüpleri arasında sayılan Fenerbahçe'nin bugünlere gelmesine ve birçok başarıya imza atmasına öncülük eden büyük başkan Aziz Yıldırım, 2 Kasım 1952'de Diyarbakır Ergani'de doğmuş. Babasının öğretmen olması sebebiyle çocukluğu Düzce'de geçmiş. İnşaat Mühendisi. (Ankara Devlet Mimarlık ve Mühendislik Akademisi mezunu) Evli ve iki kız çocuğu var.

1990-92 yıllarında Metin Aşık dönemiyle yönetime giren Aziz Yıldırım, Futbol Şubesi sorumluluğunu üstlendi. 15 Şubat 1998 tarihli kongrede Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanlığına getirildi. Onun dönemiyle Fenerbahçe'de ilklere ve büyük başarılara imza atıldı ve bu yıl 100. yıl kutlamaları çerçevesinde birçok alanda sayısız kupalar kazandılar.
Bu görkemli kutlamalar halen devam ediyor. Kupalar hala kazanılıyor. En son bayanlar basketbol takımı Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazandılar.

Fenerbahçe'nin şanlı tarihi Yıldırım Öncesi ve Yıldırım Sonrası, diye yıllarca anılacaktır. Kazanılanlar ve yapılanlar sadece Fenerbahçe kulübü yararına değil elbette, tüm spor kulüplerine bir şekilde yararı yadsınamaz. Futbol starları transferleriyle ve bu sezon Avrupa Kupalarındaki futbolu ile Fenerbahçe Türkiye'nin dünyaya açılan penceresi oldu. Daha da olacaktır, ben takımıma, başkanıma ve Zico'ya güveniyorum.

Ve yine diyorum ki;
-Bu yıl herşey daha güzel olacak!

Ve son olarak iyi ki doğdun, iyi ki varsın Aziz Yıldırım, Allah sana uzun uzun ömürler versin ve hep başkan olarak kalmanı sağlayacak sağlıklı bir yaşam!

Ve sevimli, yakışıklı, cin çocuk Lugano, sana da oğlun ve eşinle mutlu mutlu yıllar ve bol şanslar diliyorum!


Resim alıntıdır:

http://www.fenerbahce.org/pic_lib/aziz-yildirim.jpg
 
Toplam blog
: 480
: 2046
Kayıt tarihi
: 27.03.07
 
 

Üstkimliği ile insan, altkimliği yeterince kalabalık birisi; Eş, anne, öğretmen emeklisi. Doğa, H..