- Kategori
- Güncel
Hepsi Bir Andı
17.02.2016 / 18:30
Alnım servisin buğulu camında, Ankara kayıp giderken akşamın karanlığında ayaklarımdaki postalların ağırlığını hissediyorum.
İçeride nefti yeşilin kesif kokusu var. Her şeye itaat etmeyi çok iyi beceren ellerim kepimin yatırdığı saçları düzeltirken, bu akşam düzgün gitmeyecek bir şeyleri sezinleyemeyecek kadar masum buğulu cama değiyor. Bir güvercin çiziyorum cama. Suları süzülüyor camdaki resmin, birbirine giriyor tüm çizgiler.
Yüzünde yorgunluk okunan adamlar, ben ve güvercin bir akşamı bitirip bir sabaha doğru giderken hayatımızın ortasına patlatıyor bir başka beden.
Hiç kimse benim çizdiğim son resmi görmedi. Aklımdan geçenleri durdururken ölüm; parçalanan camdaki güvercinin kanatları düşüncemi durduran parçaydı!