Her gidiş terketme değildir .

Arkasını döndü bütün yaşananlara değil ama o an orada yaşananlara, kendi yaşam gerçeğini sorgulatan beyninin oyunlarına inatla kafasını arkaya atarak. Döndü ve ağır ağır yürümeye başladı.

Arkadan bir el omzuna dokundu. Buğulu gözler ile bakarak nereye dedi, gözleriyle.

-- Gitmem gerek, dedi. Adam omuzları çökmüş, gitmesi gerektiğini, kaçar gibi değil ama adam gibi gitmesi gerektiğini biliyor gibiydi.

Boğazında düğümlenen hıçkırıkları yuttu konuşmak için, sonra vazgeçti genç kadın. Konuşursa yukarı çıkacaktı hıçkırıklar önce ağzına dili ile damağı arasına, sonra gözlerine. Ağlamamaya çalışarak baktı.

--Gitmem gerek, dedi. Adam biraz kadının yerine biraz da kendi yerine, ikisinide ikna etmeye çalışan bir ses tonu ve itiraz etmesine engel olacak şekilde.

Genç kadın, ellerini tuttu erkeğin. Konuşamadan baktı öylece. Anlayacağını umarak. Gitmemesi gerektiğini, giderse öleceğini gözleri ile ne kadar anlatabildiyse anlatmaya çalışarak.

Erkek avucunun içindeki elin sıcaklığını taa yüreğinde hissediyordu. Bütün bir vücut ama ayrı ayrı çarpan kalpler. Döndü yüzünü ellerinin arasına aldı. Bütün yüzünü hafızasına kazır gibi baktı

‘ Seni seviyorum, çok seviyorum. Bir daha aşık olamam zannediyordum.  Aşkı yaşadım zannediyordum. Hayır sen tekmişsin. Daha önce yaşamamışım. Sensiz nefes almak o kadar zor ki. Sana bakınca göğsüm sıkışıyor. O inanılmaz sahip olma ve dokunma duygusunu hissediyorum. Hiç aşık olup olmadığını sormuştum sana hatırlıyor musun, sende bana bilmem dedin. Hala soruyorum ve hala bilmem olsun cevabın diye dua ediyorum. Hele bana aşık olma hiç. Ben işe yaramaz biriyim, buna inan. Senden faydalanmak istedim. Böyle bil. Sana aşık olmak yoktu bende. Seni istiyordum. İstediğimi de aldım. Ben böyle faydasız ve fırsatçı bir adamım. Bunu böyle bil. Bunu böyle bil ki yüreğinde öldür beni. Ben böyle öleyim. En azından daha az acı çekeceksin böyle bilirsen. Ben ölmeden beni öldürmelisin beyninde benden nefret etmelisin. Çünkü o zaman beni daha kolay gömeceksin. Ah hayır aslında bunların hepsi yalan, farkında olmadan sevdim seni. Nasıl oldu neden oldu, bilmiyorum. Seninle her yattığım gün sana tekrar ve daha çok aşık olarak kalktım yataktan. Bana nefes oldun, yaşama sebebim oldun. Ama buraya kadarmış. Ölüyorum ben. Öleceğim ben. Bunu sana söylemeden ölüm yaklaşmadan daha bahçe kapısının dışındayken her anımı bütün hücrelerimi seninle doldurdum. Öldüğümde en çok sana dokunamamak beni üzecek. Kollarında ölmek istiyorum Bir başkasının sana dokunmayacağının sözünü alarak, gözlerine bakarak severek ve isteyerek gitmek istiyorum ölüme. Öleceğim ve seni üzecek bu. O yüzden sana söyleyemedim. Öleceğim ve isteyerek olmadı, ama hastalığımı yenemedim. Her şeyi denedim. Ama olmadı. Özür dilerim, özür dilerim. Öldüğüm, sana yalan söylediğim için özür dilerim. Sana öleceğimi söyleyemediğim için özür dilerim.  'aklından geçen düşüncelerin tam aksine hareketle

--- Gitmem gerek, dedi. Daha az cılız bir sesle.

--- En yakın zamanda tekrar görüşeceğiz, dedi. İnanmayan ve kaçma isteği ile dolu bir sesle. Yüreğinden geçen sözleri söyleyememenin sıkıntısı ile.

Dudaklarını öptü. Hiçbir şey vaat etmeyen, beklentisi olmayan çalışılmış bir öpücük. Kadın elleri adamın boynunda ne olduğunu anlamadan bekliyordu.

Adam döndü arkasını gitti. Kadın adamın arkasından baktı ölüme gittiğini bilmeden .

Sevgilerimle AYRIK OTUM.