- Kategori
- Psikoloji
Her sevda bir veda

Dünyanın kanunu sanki, sev sonra ağla. İçim içime sığmıyor bugünlerde. Bir uğultu beynimin içerisinde. Bir yerlerden, birileri beni gözetliyor sanki. İyi olmamı temenni ediyorlar. Başım olabildiğince dik, yılmıyorum.. Yaşayacaklarımdan ve yaşamak istediklerimden. Bedel ödemek bu olsa gerek . Sev ama öyle böyle değil. Canını verircesine. Çıkarsızca, umarsızca. Bir bebek sadeliği kadar, günahsızca. Zehrimi dışarı akıtmak istercesine, çığlıklarım herkesin kulağını tırmalarken, ben duymuyorum, duyamıyorum. Boşluk, bu olsa gerek. Her şeye rağmen mutluyum. Halen, yeşeren çiçeklerim, coşan dalgalarım, durmayan çağlayanlarım ve en önemlisi silemediğim renklerim var.. Bir el uzanıyor uzaklardan. Kendine çekmek istiyor. Tanıdık gelmiyor.
Gözlerine bile bakamadan “n’olur dokunma bana” diyebiliyorum sadece. Biliyorum ki, yıllar geçse de, tanıyamayacağım bir el daha. Üzeceğim ya da üzüleceğim. Belki de bir, dokuz sene daha geçecek ama sarılmak istenmeyecek. Kim bilir ? Belki de dokuz saattir tanıdıklarına şikayet edeceksin ..
Beni.. sevgimi..
Aşk yoktur diyenlere inat, haykırıyorum. Her yerde aşk var. Her adımda. Şehrin ışıklarında, boğazın dalgalarında.. Ve hatta kavgalarda bile.
Nilüfer OLGUN
KASIM/2008