- Kategori
- Siyaset
Her şeye eyvallahta; bu biraz ağır oldu Başbakanım (!)

Recep Tayyip Erdoğan
AK Parti iktidarının özellikle son dönemlerinde en çok tartışılan konusu elbette ki “özel hayata müdahale” başlığıdır. Hatta CHP’de son seçim reklamını “Herkes Rahat Bir Nefes Alacak” üzerine kurgulamıştı buradan oy devşirme adına.
Ben kürtajdır, alkol yasası düzenlemesidir, 3 çocuk 5 beş çocuk muhabbetidir bunların özel hayata müdahale olduğunu düşünmüyorum. Çünkü örneğin kürtaj doğmadık bir canın hayatı meselesidir ki kötü niyetli birçok doktor veya anne kürtaj yapılmaması gereken aylardan sonra bile kürtaj yaptırabiliyordu. Bu kampanya “benim bedenim benim kararım” sözüyle dillendirilse de anne karnındaki çocuğun “benim canım benim kararım” demesi de duyulmalı.
Alkol yasası buna keza, yine özel hayata müdahale değildir. Çünkü her şeyden önce bir yasak değil kısıtlamaydı. Sadece saat 22.00’dan itibaren alkol satışı yoktu. Git saat 21.00’da arabanın kasasını doldur sabaha kadar iç, kim karışabilir.
Uzun dönemdir 3 olan ve zamanla 5’e çıkan çocuk sayısı da özel alana müdahale değildir. Bakın Avrupa’ya genç nüfus özlemi çekiyor, nüfus yaşlandı. Atatürk’ün Gençlere ithafen “Cumhuriyeti biz kurduk ama onu yaşatacak ve yükseltecek olan sizlersiniz” sözünü söyleyenlerin 20 yıl sonra genç bir nüfusun kalmasına neden karşı çıktıklarını anlamak zor.
Şu an Avrupa’nın en genç nüfusuna sahibiz ve Avrupalı devletler nüfuslarını gençleştirmek için her şeyi yapıyor. Türkiye’de bunu Avrupa’nın durumuna düşmemek için bir politika haline getirdi ve en üst kademe başta olmak üzere bunu dillendiriyor. Bundan daha doğal bir şey olamaz.
Ama gelgelelim öğrenci evlerinin denetimine bu bildiğin özel hayata müdahaledir. Hiçbir tartışmaya ve yoruma gerek yok. Bir kız ya da erkek öğrencinin kimle kalacağına kararı verecek olan devlet değildir. Devletin görevi terör yuvalarını basar gibi evleri basıp kim kimle kalıyor diye bakmakta değildir.
Başbakan düzenlemeyi ailelere “sen kızının oğlunun karşı cinsle kalmasını ister misin” diyerek savunuyor ama o zaman ailenin istemediği her şeyi yasalaştırmak gerekiyor. Aile çocuğunun alkol kullanmasını, sigara içmesini, okey, batak, pişti oynamasını istemiyorsa bunları da mı yasayla düzenleyeceksiniz.
Oradan birisi çıkacak benim çocuğum 5 vakit namaz kılsın diyecek ya da her gün en az 2 saat kitap okusun diyecek o zaman ne yapacak devlet? Her öğrencinin başına bir denetçi mi dikecek? Devletin görevi farklı ailenin görevi farklı. Devlet analık babalık yapmaya kalkarsa o çocuk evlatlık olduğunu hisseder ve devletten uzaklaşır.
Vatandaşını devletinden ve hükümetinden soğutmaktan başka bir işe yaramayacak bu düzenlemenin bir daha anılmamak üzere rafın en üst ve en köşe yerine konulması temennisiyle
Yazının Yayını: http://www.mehmeteminztrk.com/her-seye-eyvallahta-bu-biraz-agir-oldu-basbakanim-2/