Her yağmurda moda...

Aralık ayının ilk yarısın da nihayet sonbahar etkisini yitirip kendisini bitmek tükenmek bilmeyen; karlı iri yağmurlara teslim etti... Eee Herşey sırayla artık kar vakti...

Hasretle bekliyorum. Beyaz İstanbul'u... Gökyüzü gri ve ıslak, yerler ıslak, ağaçlar ıslak, aşıklar ıslak :)

 

Yağmurdan bahsetmişken böyle zamanlar askılıklarımızda öylece duran sabahları yada akşamları önünden hiç yokmuş gibi geçtiğimiz hatta rengini bile hatırlayamadığımız varlığından bi haber şemsiyelerimiz birden şimşek gibi çakar beynimize...

Eyvah! Nerdesin? diye....

 

Her yağmurda moda...

Aksesuarın ötesinde ihtiyaçtır şemsiye...

Ancak ona ait bazı özellikler örneğin rengi, deseni, modeli kişiselleştirir şemsiyeyi... Bir bakmışız karakterimizin bi parçası olmuş. Montuma uyumlu olsun eldivenime uyumlu olsun pabuçlarıma da... Hatta dişisi erkeği var...

Siyahlar, lacivertler, ekose kareler erkekler de , kırmızılar, maviler, çiçekler de dişiler de...

Artık şeffaf olanları da var. Fırfırlıları geri döndü.. Unisexler artışta...

 

Bu kadar teknik bilgi yeter. Hem ben sevmem şemsiye kullanmayı her yağmurda bi şemsiye kıranlardanım. Yolun dönüşünde ıslananlardanım :( Ama özel bi şemsiyem elbett var. Kırmızı, çiçekli bana hediye :) 

 

Bu sabah yağmur var istanbul'da

Gözlerim dolu dolu oluyor bilinmezlige

Anne sozu dinler gibi masum

Ağladim bu sabah

Günler dayanilmaz oldu 

Senden uzak olunca

Martilar mahsun oldu

Onlar bile ağladilar

Şarkilarda dusunmek seni bana getirmez ki.. . M.F.Ö. şarkısından sözler...