Hoş geldin Ey Şehr-i Ramazan

Şaban ayının son günlerindeyiz ve artık Ramazan ayına sayılı günler kaldı. İslam alemi için çok önemli bir ayı idrak etmek için gönüllerimizi iki aydır hazırladık sabırla Ramazan’a  bekledik. Ramazan ayı çok önemli bir aydır. Kuran-ı Kerim’in vahiy edildiği aydır ve 1000 aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini içinde sakladığı aydır.
Ramazan ayı ile ilgili olarak öncelikle Kuran-ı Kerim’e bakmak gerek. Bakara183- 185. ayetinde mealen “183)Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz 184) Sayılı günlerde olmak üzere (oruç size farz kılındı). Sizden her kim hasta yahut yolcu olursa (tutamadığı günler kadar) diğer günlerde kaza eder. (İhtiyarlık veya şifa umudu kalmamış hastalık gibi devamlı mazereti olup da) oruç tutmaya güçleri yetmeyenlere bir fakiri doyuracak fidye gerekir. Bununla beraber kim gönüllü olarak hayır yaparsa, bu kendisi için daha iyidir. Eğer bilirseniz (güçlüğüne rağmen) oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır. 185)Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah’ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.”

Bakara suresinde 183-185.ayetlerinde Allah gördüğümüz üzere orucu  biz kullarına emir etmiştir. Geçen yıl Ramazan ayı bitti.Gözlerimiz yaşardı. Özlemle, hasretle bir yıl sonraki sabırla Ramazan ayını bekledik. Rab’ bimize  dua ettik bir sonraki Ramazan ayına bize kavuşturmasını. Şükür ki özlem bitti.  Oruçlarımızı tutacağız,  birlikte Teravih namazlarımızı kılacağız.

Acı olanlar ise başladı. Sayfa sayfa ilanlar rant kapışması. İftar menüleri hazırlandı. Fiyatları gelsin paralar der gibi. Ramazan ayını da rant kavramına çevirdiler ya. En uzun günleri yaşıyoruz. Uykuların adeta yok edildiği aydayız.  Teravih namazından çıkıp eve varmak yaklaşık gece 12. Dinlenmeye çekil. üç saat uyku Savur için kalkış ve Kur’an-ı Kerim’de belirttiği siyah ve beyaz ipliği ayırt edilen zamanda sabah namazına duruş.  Saat sabah 5.30'u bulur. İşe gideceksin. Bir saat daha istirahat etmeye çalışırsın. Sonra  yaklaşık  9 saatlik dilim .Eve gelmek , iftara hazırlık ve zikirlerimiz.  Sorarım size günün üçte ikisinin oruçlu geçirildiği bir ayda iftarda acaba ne kadar yemek yersiniz. Akşam namazı ve yatsı ve teravih namazına hazırlık.  Rantçılar hazır ve nazır.  Müşteriler ondan önce hazır. Acaba bir çorba ve bir tabak yemek  bu denli pahalı mı olmalı. Zaten yemek istenmiyor. Bir salata bile hoş bir lezzet oluyor. Ama rantçılar ellerini ovuşturmaya devam ediyor.  Belediye yemekçileri mi hep aynı masalar aynı kişilerce tutulur. İlginç değil mi. Yemeklerde olan kalabalığı keşke bütün  ay boyunca teravih namazlarında görebilsek. İlk günler dolu. Günler ilerledikçe kalabalıklar azalıyor. Bu ise Ramazan’da gördüklerimizin bir kısmı. Anlayamadığım bir konuda orucu uykuya tutturma durumu. Sabaha kadar otur. Sonra yat  ve ikindi vaktinde kalk.  Uyku orucu pekte güzel tutmuş oluyor. Ondan sonra  Ramazan iftar menüsünün en pahalı olanına rahatlıkla gidebiliriz. Gece 11-12 ye kadar yavaş yavaş iftar eder savuru beklemeye başlarız. Bunlar ülke gerçeklerinden bir kısmı. Bunları da maalesef yazmak durumunda kaldık.

Gelelim biz Ramazan’ın özüne . Özlediğimiz ayı bize gösteren Allah(c.c) a sonsuz şükürler olsun. Cennet kapılarının sonuna kadar açıldığı, cehennem kapılarının kapandığı Allah(c.c)ın  rahmetinin sağanak, sağanak üstümüze yağdığı , Kadir gecesini içinde barındıran Ramazan hoş geldin. Hoş geldin Ey Şehr-i Ramazan.  Tüm İslam aleminin Ramazanı mübarek olsun.

  www.selcukefendi.com sayfasında yayınlanmıştır.