Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Temmuz '13

 
Kategori
İnançlar
 

İslamiyet Laikliğin teminatıdır!

Mustafa ACER                      

04. 07. 2013

3. Alu İmran Suresi 20. Ayet“Seninle münakaşa edenlere deki: ’Ben yüzümü İslam ile Allah’a çevirdim, bana inanlar da benimle beraberdir.’ Onlara da sor: ‘Siz İslam’ı kabul ettiniz mi?’ eğer tartışmayı bırakıp İslam’a girerlerse, doğru yolu bulmuşlardır. Yok, kabul etmiyorlarsa, sana düşen tebliğdir. Allah kullarının yaptıklarını görür onları takdir edecek de odur.”

13. Ra’d Suresi 40. Ayet “Onlara yaptığımız vaadi sana göstersek de veya seni çekip alsak da, tebliğ etmek sana, hesap sormak bizedir.”

42. Şura Suresi 48. Ayet “Senin uyarılarına rağmen aldırmıyorlarsa, seni onlara gözcü olarak göndermedik ki. Sana düşen ancak tebliğdir. Biz insanlara rahmet ile ferahlık verdiğimizde düşünmezler de kendi yaptıklarından başlarına kötülük gelirse, hepsini unutup nankörlük ederler.”

Yukardaki Ayetlerde açık olarak ifade edildiği gibi; Hz. Muhammed, İslamiyet’i açıklamak ve insanlığa bildirmekle görevlendirilmiştir. Takdir edecek olan da Allah tır.

İslamiyet’te kul ile Allah arasında başka bir aracı bulunmaz. İnsan kendi özgür iradesi ile Allah’a inanır, onun Kuran’da bildirdiği emir ve yasaklara uyar, böylece Müslüman, iyi ve doğru olarak sadece Allah’a kulluk eder. Yani kişilerin inancı kendisinedir. İşte bu tanımlama tam da Laikliğin esasıdır.

İnsanların yaptığı iyilik ve kötülüğün hesabı bir başkasından sorulmayacaktır. Ne anneden, ne babadan, ne evlattan, ne de yöneticiden sorulmayacaktır. Hiç kimsenin bir başkasının yaptığı işlerden dolayı; günahtı, sevaptı diye yargılamaya hakkı da yoktur. Allah, insanları yargılama yetkisini Peygambere bile vermemiştir. “Bu insan cennetlik, bu insan cehennemlik” diye ayırım yapanlar, başörtüsü, içki, ibadet konularında insanları yargılayarak, kendilerini Allah yerine koymuş olurlar da Allah’ın iradesine ortak olmaya kalktıkları için şirk içindedirler.

109. Kafirun Suresi 1-6. Ayet “De ki; Ben sizin taptıklarınıza tapmam, siz de benim Tanrıma tapmazsınız. Sizin dininiz size, benim dinim banadır.”

Allah insanlara akıl ve düşünmek için karar verme yeteneği vermiştir. Hiç kimsenin bir başkasına müdahale hakkı ve yetkisi bulunmamaktadır. Yani İslamiyet’te zorlama yoktur.

İşte Laikliğin tam da tanımı Kuran’da ifade edildiği gibidir.

2.Bakara Suresi 286. Ayet“Allah kimseyi gücünün yetmediği konuda sorumlu tutmaz. Herkesin yaptığı iyilik kendi faydasına, yaptığı kötülük de zararınadır. Kasıt olmadan yaptıklarınızdan sorumlu olmazsınız.”

Allah insana; akıl, fikir ve irade vermiştir. İnsanın iyilik yapmak, doğrulukla hareket edip Allah’a dua etmek elinde olduğu gibi, Kuran emirleri dışında hareket ederek günah işlemek de kişinin kendi inisiyatifindedir. Allah; İyilik yapanları mükafatlandıracağı gibi, günah işleyenleri de cezalandıracağını bildirmektedir.

İnsanların yaptığı hatalar; hukuki olarak suç olsa da, başkasına zarar vermeyen günah olsa da Allah tarafından takdir edileceği bildirilmektedir. Ayrıca insanların çevresine verdiği zararlar; Hukuki olarak suç teşkil ediyorsa, yasal olarak cezalandırılması da kaçınılmazdır. Bu tanımlama da Laiklik tir.

10. Yunus Suresi 3. Ayet "Allah gökleri ve Yeri 6 aşamada yarattı. Sonra da arşı kontrol altına aldı. Allah’ın izni olmadan hiç kimse şefaatçi olamaz. Şefaatçi yalnız Allah tır. O halde düşünün ve yalnız Allah’a ibadet edin.”

İbadet ve dualar Allah içindir. Onun dışında hiçbir veli ve yardımcı yoktur. İnsan günah işlese de kendisine, iyilik ve doğrulukla hareket etse de kendisinedir.

Müslüman ancak Allah’a kulluk eder. Allah yerine bir insanın şefaatinden yardım umanlar; büyük günah içerisinde olan, Deccal’in uşaklarıdır.

İslamiyet’i yaşamayan, Müslüman gibi görünüp insanları aldatanlardan olmayın. İnsanları din ile aldatmak günahtır. Din üzerinden siyaset yapmanın da ne kadar günah olduğunu Kuran açık olarak beyan etmektedir.

Müslüman inanca sahip olan ve İslamiyet’i Kuran esaslarına göre yaşayan kişilerin Laiklikle hiçbir sorunu olamaz. Ancak İslamiyet’i kendi çıkarları için kullanmak isteyen, Müslüman görünümü altında yanlışlıklara sapanlar, Laikliğe karşı çıkmaktadır.

49. Hucurat Suresi 13. Ayet “Ey insan oğlu! Biz sizi kabileler halinde bir erkek, bir dişiden yarattık ki tanışasınız! Allah katında en değerliniz takva sahibi olandır. Her halde Allah her şeyi bilendir, her şeyin hakimidir.”

İslamiyet, insanlara; iyi, doğru, düşkünlere yardımcı Allah’ın kulu olmayı emreder. Bütün ibadetler de insanın kendi nefsini terbiye etmesi ve kötülük yapmaktan alıkoyması içindir. Yoksa Allah insanların ibadetleri ile yücelecek ve inkarcıların küfürleri ile değerinden bir şey kaybedecek değildir.

İnsanlar ibadet ederek; Allah’ın büyüklüğünü idrak eder, Allah’ın her şeyi yapmaya muktedir olduğuna inanır ve ancak ondan yardım ister. Allah’ı çokça anın ki yanlış yollara sapmayın.

Laiklik, insanların inancına saygıdır.

4. Nisa Suresi 142. Ayet“Her halde münafıklar Allaha hile yapmaya çalışırlar. Allah da hilelerini başına geçirir. Namaza üşenerek kalkarlar, halka gösteriş yaparlar, yoksa Allah’ı çok az hatırlarlar”

107. Maun Suresi 1-7. Ayet “Ahireti inkar edenleri görmüyor musun? Onlar yetime zarar verirler ve yoksula yardım etmezler. O ibadet edenler, ibadette inançlı değillerdir. Onlar ibadette gösteriş yaparlar ve muhtaçlara yardım etmekten kaçınırlar.

Yönetimin; İnsanların günah işlemesini önleyeceğiz diye, kişilerin özel hayatına müdahale etme hakkı bulunmamaktadır. Kurallar koyarak; insanları tek tornadan çıkmış günah işlemeyen yaratıklar olarak yetiştirmek istenmesi, Allah’ın yeryüzünde kurduğu düzene karşı gelmek olur ki büyük bir yanlıştır.

Hiçbir kimsenin diğerinden üstün olmadığının bir ifadesidir.

Laiklik, İslamiyet düşmanlığı değildir. Laiklik, İslamiyet’in gereği olarak insanların inancına saygıdır.

19. Meryem Suresi 97. AyetBiz Kuranı; inananları müjdeleyesin ve inkar edenleri de ikna edesin diye senin lisanında indirdik.”

Kuran sadece Araplara gönderilmiş bir kitap değildir. Kuran, bütün insanlığı aydınlatmak için gönderilmiş öğütlerden oluşan, ibret alınması gereken bir kitaptır.

Kuran’ı anladığınız lisanda okuyup ondan öğüt almazsanız nasıl aydınlanacaksınız?

Gelin insanlara yasak koyarak, günah işlemesinin önüne geçmek yerine; onları eğitin ve İslamiyet’i öğretin. Kuran’ı insanların anlayacağı lisanda okumasını ve ondan öğüt almasını sağlayın. Arapça bilmeyen insanlara zoraki Arap harfleri öğreten kursları kaldırın ve Türk Milletini Araplaştırma çabalarından vazgeçin. Türk insanına anlayacağı Türkçe lisanında Kuran’ın manasını ve iyiliğe, doğruluğa, düşküne yardıma yönelecek şekilde İslamiyet’i öğretin.

Kuran doğrudan bireye hitap etmektedir. İnsanlar, İslami inanca uygun olarak doğrulukla hareket eden, bireylerin birbirine saygı duyduğu bir toplumda yaşaması halinde huzur bulacaktır.

Hz. Muhammed’in uyguladığı yönetim sistemi de biat esaslıdır. Yani yönetim seçim ile işbaşına gelmektedir. Bu sistem de Cumhuriyetin esasıdır.

Kuran’da şeriat yönetimi diye bir tanım bulunmamaktadır. Şeriatçı baskı yönetiminin de İslamiyet’le ilgisi yoktur.

Herkesin inancına saygılı, Laik Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

 

 
Toplam blog
: 66
: 317
Kayıt tarihi
: 23.04.12
 
 

İTÜ Makina Fakültesi 1974 mezunuyum. Ankara İTİA İşletme Yönetiminde master yaptım. Mühendislik v..