Hoş geldiniz, güle güle, demeyi öğrenelim...

Sevgili gençler, olanaklarınız çoğaldıkça, umursuzlaşıyorsunuz. Bu durumun, siz daha çok farkındasınız. Artık, aileler kendilerini çocuklarının yollarına adamışlar.

KURBAN OLMAYIN, ONLARI DA, YOLUNUZA KURBAN ETMEYİN.

Her şey dozunda olmalı...

Bir de en moda olan, kim daha çok çocuklarının arkasındadır.

En iyi anne baba, kim?  Hemen cevap vereyim, en yeni marka araba, telefon, bilgisayar alabilendir, kısacası, hayır demesini bilmeyen, yanlışlarını görmeyendir.

Kim en iyi nene, dede? Tüm maaşını onlara adayıp, yaşamdan artık elini ayağını çekenlerdir.

Ancak,  İSTİSNALAR VARDIR VE DE HER ZAMAN DA OLACAKTIR.

HANİ ESKİDEN, ÜÇ GÜN, ÜÇ GECE, DÜĞÜN YAPIYORLARDI YA, ŞİMDİ GENÇLİK, HER HAFTA SONU YAPIYOR. 

Ben gezmeyin demiyorum, ama, gece gezip de gündüzün uyuyan, veya tüm gün, arka üstü yatıp, cep telefonlarıyla oynayan, ne eve girene bir hoş geldin, ne de gidecek olana güle, güle demesini bilmeyen, veya söylemek tenezülünde bulunmayan, koca hafta, ay geçmesine rağmen, hatır sormayan, her zaman meşgulleri oynayan, hem gençler, hem de onları yetiştirenler, bu evlatlarınızın, geleceği, sizin elinizde...

Biçimlendirecek olan sizler de, umursamıyorsanız, daha yazacak bir şey kalmadı diyorum.

Okullara gelince, ek bütünlemeler, bir o kadar daha şımartıyor çocukları, bu yasaya evet diyenler, EĞER GEÇERLERSE, DERSLİKLER DAR GELECEKTİR, hani bilginiz olsun da, yine öğretmeni suçlamayalım.

Bence, Herkes, en iyi okullarda okuyacak, mutlaka okuyacak, zorla okutulacak diye bir durum olmamalı...

HAYDİ, BİZLERİN ÖĞRETMENLİK YAPMIŞ OLDUĞUMUZ OKULLAR, ESKİSİ GİBİ, ONLARI TERCİH ETMENİZİ  BEKLİYORLAR. BAŞARI DOLU, BİR YIL DİLİYORUM.