- Kategori
- Aşk - Evlilik
Hoşgeldin...
Gün bir kez daha vedalaşıyordu bu şehirle ve ufuktaki kızıl gölgelerin ardında yükseliyordu ay...
Rüzgar biraz hoyrattı, biraz kırılgan ve hatıra yüklü bulutlar geçiyordu yüreğimin yamacından...
Limon kokulu bir meltem esiyorken yasak düşlerimde, incinerek savruldu badem çiçekleri...
İşte o an gördüm, oradaydın, gelmiştin...
Kırk yılın ertesinde... ki;
Sen yalnız bir isim, yalnız bir hayal olmak üzereyken...
Zaman her şeyi, herkesi ve beni öğütmeye çalışırken...
Gamzelerin, anılarımın mezarlığına gömülmekteyken...
Ne iyi ettin de geldin!
Seni görünce salınıverdi bahar yaprakları, bir o yana bir bu yana...
Çiçekler yağdı kurumuş toprağa yağmursuz gökyüzünden...
Şarkımızı mırıldandı gece kumruları ve aşkla köpürüp coştu Akdeniz...
Hoşgeldin!
Al üzerimden şu aşka yabanıllığı ve tut beni, unutmak üzereyim...
Eski sızıları yok sayma vaktindeyim, haydi gel otur gönlümün kenarına ve dinle sensizliği...
Ay buluta saklanır belki, öpersin dudağımın kenarından...
...
Unutmak üzereyim, tut beni!...
*****