Hrant Dink bir milat mı?

Tarihte zaman dilimleri milattan önce ve milattan sonra diye ikiye ayrılır. Ülkemde sanırım bu dönemden geçmekte. Hrant Dink'in ölümü ile başlayan bu süreç; beraberinde bir çok soruyu ve sorunu da gündeme taşıdı. Onun ölümü milat olarak kabul edildiği gibi, bugünlere gerek görsel, gerekse yazılı basını meşgul eden ve devletin en üst kademesinde gündeme oturan en büyük olaylar zincirinin belki de ilk halkası oldu.

Bugün çocukların bile hakkında yorum yaptığı bu ölüm, daha epey zaman gündemi meşgul edecek gibi gözükmekte. Sebebinin her ne kadar bilindiğini kabul etsek te; bu ölüm perdesinin ardındaki var olan kulisten yeni yeni oyunlar sahneye sunulacaktır. Oyuncular değişecek fakat oyun ve verdiği mesaj aynı kalacaktır.

Uzunca zamandır güzel Türkiye'min kıymetini bilemediğimizi düşünürsek; bu sorun ülkemizin tam ortasına düşen göktaşı misali bizi içten içe yakıp kavuracaktır.Bu vatan evlatlarını "hangi düşünce sistemi içinde olursa olsun" ayrımcılığın eşiğine getirdiğini, bu konunun başlangıç olarak kabul edilerek, bazılarının! varılmak istenen sonuca ulaşmalarına birileri tarafından yardımcı olunduğunu görmezden gelebilirmiyiz?

Belki de bizi bekleyen ve hazırliklı olmamızı gerektiren çok daha vahim olaylar "gündemi hazır meşgul iken" sahne bulmaya hazırlanmaktadır. Aslında bunun beni hiç te şaşırtmadığıını söylemek isterim.

Geçmişten gelen ülke tecrübeleri ile Hrant Dink cinayetinin öncesi ve sonrası baş gösteren sorunlar" her ne kadar planlı olduğu bilinse de" ülkemizin diğer ve çok acil olarak çözülmesi gereken sorunlarımızı beklemeye almış ve istenen sonuca ulaşılmıştır.

Dün, bugün, yarın; bu ülke yapılmış ve yapılacak her türlü komplaya karşı hazırlıklı olmalı ve bize verilen bu emanete sahip çıkmanın bir vatan borcu olduğunu unutmamalıyız.