İhanetin faturası?

Yalan dediler olmadı, dolan dediler olmadı...

En sonunda kabul etmek zorunda kaldılar.

Ikınıp sıkınmak da bir işe yaramadı...bıraktılar.

Koca koca bakanlar çıkıp ‘yalan’ demişlerdi...

Şimdi ne söyleyecekler en çok bunu merak ediyorum?

Konuya ilişkin bir blog yazıp; ne olursa olsun bu iddia gerçek ya da yalan olsun tüm fatura CHP ve Deniz Baykal’a kesilecek demiştim. Yine aynı görüşteyim.

Sağ eğilimli seçmen, özellikle de dindar kesim ülkesinin uğradığı bir ihanete fatura kesmekte çok çekingen davranmaktadırlar. Bu konuda karşılarındaki iktidar ‘kendilerinden’ olunca yapacakları bir şey olamadığı kanısına kapılmaktadırlar.

Ne oldu şimdi?

Mızrak çuvala sığmadı, sığmazdı da.

Dışişleri Bakanlığı açıkladı:

“....Anlaşma uyarınca Türkiye’ye taksitlerle verilmesi öngörülen 1 milyar ABD Doları hibenin ödenmesi sürecinde, Türkiye’nin Irak’a tek taraflı müdahalesi söz konusu olursa, ABD tarafı ödemenin geri kalanını askıya alma hakkına sahipti. Nitekim, tek taraflı müdahale halinde anlaşmaya esas teşkil eden anlayışın ortadan kalkacağı anlaşmada kayıt altına alınmıştı. Bu, ABD’yi bağlayan tek taraflı bir karardı...”

Bu satırlar bir ihanetin belgesidir.

22 Temmuz önemli bir gün...

Bu açıklama ve ‘kerhen’ kabullenme de çok önemli.

Ortada bir ‘suçüstü’ durumu var.

Sağ eğilimli seçmen, bakalım faturayı kime kesecek: Ülkeye ihanet kararı verenlere mi, bunu getirip gözünün önüne koyanlara mı?

Bakarsınız beni yalana çıkartırlar.

Haber: http://www.milliyet.com.tr/2007/07/04/son/sonsiy15.asp