- Kategori
- Kitap
II. Ramses ve Hititler

Tarihi roman türünün en popüler örneklerinden biri olan Ramses serisini sanırım ki bir çok kişi okumamış olsa bile en azından söz edildiğini duymuştur. Fransız Egyptolog yani Mısır bilimci Christian Jacq tarafından kaleme alınan ve beş kitaptan oluşan Ramses serisi Antik Mısır'ın en önemli firavunlarından biri olan II. Ramses'in yaşamını ve eylemlerini roman formatında okuyucuya sunar.
Tüm dünyada en çok satan tarihi romanlardan biri hatta belki de en popüler olanı diyebileceğimiz Ramses serisini okumuş olanlarınız varsa söz konusu seride Hititlerin adının da sıklıkla telaffuz edilmiş olduğunu anımsayacaklardır. Aslında Ramses adını taşıyan bir tarihi roman serisinde Hititlerin adının sıklıkla geçmesi yadırganacak bir durum değil çünkü II. Ramses'in hükümdarlık döneminde (MÖ 1279-1213) Hititliler ve Mısırlılar o zaman için bilinen dünyanın iki süper gücü durumundaydılar ve birbirleriyle çakışan çıkarları vardı. Dolayısıyla Ramses'in ve onun Hititli çağdaşlarının birbirlerini özellikle egemenlik sahalarının sınırları konusunda zorlamış oldukları muhakkak.
Zamanın önemli ülkelerini birbirine bağlayan yollar üzerinde yer alan Kuzey Suriye toprakları iki büyük siyasi güç arasındaki en ihtilaflı konuydu. Kuzey Suriye'nin hem zenginliği hem de stratejik yollar üzerindeki önemli konumu bu bölgeyi hem Hititler hem de Mısırlılar açısından ele geçirilmek istenen bir pozisyona sokmuştu. Beklenebileceği üzere genç yaşta Mısır tahtına geçen Ramses'de Kuzey Suriye'nin hakimiyetini rakibi Hititlere kaptırmamak için çeşitli manevralara başvurdu. Bu manevranın ilk ayağına Hitit egemenliğine bağlı bir Kuzey Suriye devleti olan Amurru'yu kendi saflarına çekmekle başladı. Çeşitli vaatlerle Hitit bağımlısı Amurru Kralı Benteşina'yı Hitit egemenliğine karşı ayaklanmaya teşvik eden Ramses bu davranışıyla Hitit ve Mısır devletleri arasında yapılacak olan Kadeş savaşının da zeminini hazırlamış oldu.
Christian Jacq'ın Ramses serisinin üçüncü kitabı olan Kadeş Savaşı isimli eserini okuduğumuzda ise çok daha farklı bir anlatımla karşılaşırız. Jacq'a göre Kadeş savaşının nedeni barbar Hititlerin Mısır topraklarını ele geçirmek istemeleri ve bu amaçla Mısır aleyhine çeşitli komplolar üretmelerdir. Bunun yanında Christian Jacq, serisinin birçok yerinde Hititleri kültür açısından Mısırlıların çok altında olan saldırgan ve barbar savaşçılar olarak tanımlamaktan da çekinmemiştir.
Dünyanın her yerinde antik tarih ve arkeoloji konusunda fazla bilgili olmayan birçok okuyucu Christian Jacq'ın yazdıklarının tarihi gerçekleri yansıttığını düşünerek Hititler hakkında maalesef ki son derece yanlı ve yanlış bilgilere sahip olmuşlardır. Gerçekte tam bir Mısırlı bakış açısıyla olayları anlatan Jacq, zamanında Ramses'in Karnak, Luksor, Ramasseum ve Ebu Simbel gibi Mısır tapınaklarının duvarlarına yazdırdığı ve iç propagandaya dönük olduğu aşikar olan yanlı bilgileri roman formatı içinde sunmak yolunu seçmiştir.
Ramses'in Mısır tapınaklarında yazdırdıklarına ve Jacq'ın romanlarına bakılacak olursa Mısır Firavunu Ramses, Hititlerin gücünden korkup kendisini terk eden ordusunun yokluğuna rağmen kendisine bahşedilen Tanrısal bir güçle Hititleri yenmiş ve Kadeş savaşının galibi olmuştu. Dünya uzun süre bunu böyle bildi ta ki Hititlere ve çevredeki diğer devletlere ait yazılı belgelerin ortaya çıkmasına kadar. Biz şu anki bilgilerimizle Ramses'in Kadeş savaşının galibi olmadığını biliyoruz. Zaten Kadeş savaşının hemen ardından savaşın asıl nedenlerinden biri olan Amurru'nun ve Kuzey Suriye'nin Hitit egemenliğinde kalması Ramses'in sanıldığı gibi mutlak galip olmadığını kanıtlıyor.
Aslında Christian Jacq'ın kitapları bilimsel eserler olmayıp roman türüne dahil oldukları için Jacq kitaplarını kaleme alırken birebir tarihi gerçeklere yer vermek zorunda değildir ancak daha öncede belirttiğim gibi Ramses serisinin tarihi gerçekleri birebir anlattığını düşünen birçok okuyucu ne yazık ki hala Hititleri barbar ve uygarlık yoksunu kuzeyli savaşçılar olarak bilmektedir.