- Kategori
- Gündelik Yaşam
İki ateş arasında kalmak…

İki ateş arasında kalmak…
Ne yardan ne serden…
Bazen karar veremez gönül. Yaşam öyle seçenekler sunar ki keşke mümkün olsa da klonlansak iki ayrı hikayenin kahramanı olsak diye düşünürüz. Ama nafiledir, birinden biri tercihimiz olacaktır. Kariyer, ilişkiler, yaşamda atılan her adım için geçerli olan seçimler, seçenekler bu koca ömür düzeneğinin vazgeçilmezidir.
Ya seçeriz ya da seçiliriz. Belki de yüce organizasyonun içinde muazzam bir kurgunun parçası olarak daha en baştan, yaratılışımızdan evvel, seçeneklerimiz ve seçeceklerimiz kodlanmıştır. Bizim yerimiz konumumuz çoktan bellidir. Ama biz yaşamı devam ettirirken hep kontrolün bizim elimizde olduğu bilinciyle a b c seçeneklerini seçmeye güdümleniriz ve birinden birini tercih ettiğimizde yaşayacağımız nice başkalıkların kapsını aralarız. Birkaç gündür ikilem içinde olan, iç sesleri ile boğuşan bir arkadaşımın düşüncelerine ortak oldum ve seçimlerinde yardımcı olabilmek adına konunun özü üzerine yoğunlaşmayı uygun buldum. Böylelikle hepimizin yaşamında olan bu durumlardan kendimize de bir pay biçelim.
Dostum, çok yetenekli bir tasarımcı. Genç yaşında önemli projelere imza atmış, hareketli kişiliği ve akıllı tavırlarıyla çevresinin gözdesi olan pırlanta gibi bir insan. Okul dönemlerinden beri aile ocağı gibi gördüğü şirketinde güle oynaya çalışırken günün birinde bir dünya devi kapısını çalıyor. Onunla çalışmak için mülakatlar düzenleniyor. Yeteneğinin her ayrıntısından faydalanılacağı ve kariyerine artılar katılacağı olanaklar sunuluyor. Bu öyle bir heyecan ve değişik bir durum ki onun için, hangi yöne geçeceğini şaşırmak söz konusu tam anlamıyla. Gündemdeki yeni şansı yaşamını tamamen değiştirecek, çok çalışması, hatta çoğu keyfi dakikalarını elinden alacak durumlar doğuracak. Şuan ki, mevcut devam ettiği ortamını, sıcak kahvenin tadını, hoş iletişimleri –concon arkadaşlarını- yıllar yılı kazanılmış huzuru ve beraberinde didişmeye alıştığı huysuz tatlı şefini yitirecek. Çok çalışmak disiplin ve eğitimler adaptasyon derken yeni yaşamı onu zorlayacak, kenarından köşesinden onu törpüleyecek, kim bilir daha sağlam adımlar atmak adına tam zamanlı bir hazırlık programı olacak. Ama ne olursa olsun çalışmak ve hakkını vererek yapacağı mücadele güzel bir geleceğe kavuşmak için tek seçeneği olacak bence.
Kendimi onun yerine koyduğumda yapılması gereken mavi ve ya kırmızı hapı almaksa yola devam için; gözlerimi kapamak ve ilk oluşan, konular ile ilgili resmin içinde dolaşmanın çok faydası olacağını gördüm. Çünkü yol göstericinin iç huzura ve kalpten gelen sese bağlı olduğuna inanıyorum. Aynı zamanda kendimize güvendiğimiz sürece ikilemlerden arınmak mümkün ve netice itibariyle edinimlerimizin hayrımıza olacağı da kesin. Suyu akışına bırakmak gerek, çok düşünerek kendimizi yıpratmaktansa kalbimizin ve aklımızın sesini dinlemenin önemi büyük. Bırakalım seçeneklerden ağır basanın gerçek olsun. Yaşamın kendiliğinden sürüp gitmesine izin verelim. Neticede karşımıza çıkan seçenekleri de yaşam besliyor, büyütüyor bizi geleceğimize taşıyan olanaklarla tanıştırıyor, elbette ki yine yaşam tercih anında elimizden tutacak ve yüce ilahi organizasyonun ta doğuşumuzdan bu yana kodladığı insanlık formatımızda olmamız gereken yeri almamızı sağlayacaktır. Dönüp dolaşıp aynı öğretiye geliyorum her şey olacağına varacak sevgili dostum, gülümseyerek yolumuza devam edelim…
Resim : http://mrrr.deviantart.com/