- Kategori
- Blog yazarları tartışıyor!
İleri demokrasi bu mu?
İktidar temsilcileri olayları bilerek arttırmaya çalışıyor gibi gelmeye başladı bana. Sanki buradan da bir mağduriyet çıkarma derdindeler, yoksa son bir haftada olanları başka nasıl açıklayacaksınız?
Bazı okullar bazı görüşlerle bütünleşmiştir, iktidarın temsilcileri ise sanki inatla bu okullara gidiyorlar. Gitsinler tabii, fakat protestolara da razı olmak zorundalar. O okullarda sevilmediklerini bilmemeleri mümkün değil. Bakın son bir haftada Ankara'da en sevilmedikleri iki okula gittiler: Ankara Siyasal ve ODTÜ. Şimdi başbakan yine çıkar "polisi ezdirmem" der.
ODTÜ'de öğrenciler bana göre çok eğlenceli ve yaratıcı bir şekilde uzun eşek oynamışlar polisin karşısında. Öğrenciler uzaktan uzaktan protesto edince polisin yumuşak davranması dikkat çekmiş. Lütfetmişler. Fakat iş binaya yaklaşmaya gelince polis biber gazını çıkarmış sakladığı yerden ve rüzgarın ters esmesi sonucu o gazlardan polis etkilenmiş. Etme bulma dünyası diyelim.
Öğrencilerin ısrarları üzerine de ODTÜ Rektörü polisi kınamış. Eh bu da bir şeydir. İktidar temsilcilerinin bu okullara gitmesine kimsenin bir şey dediği yok diyemeyiz. Oralarda istenmiyorlar, bu belli bir şey. Hele hele ODTÜ'ye polisi sokmak yapılan en büyük hatalardan biri olmuştur, siz oraya polisi sokmamış olsanız da öğrenciler sadece protestolarını yapıp dağılırlardı.
Bu ülkede ifade özgürlüğü kalmamıştır. Sadece ve sadece iktidarı övmek serbesttir ve şu da artık bir gerçektir ki Türkiye bir polis devleti olmuştur. Polisin istediği gibi at koşturabilmesi mümkün artık, görüyorsunuz ve buna hiçbir siyasi görüş ayırt etmeden en gür sesle herkesin itiraz edebilmesi gerekmektedir.
ODTÜ'lülere de polis şiddet uygulamıştır ve öğrencileri gözaltına almıştır. Bu bir gözdağıdır. Öğrenciler "utanmadan" parasız eğitim istemekle itham edilmektedir bazı yandaş köşe yazarları tarafından, parasız eğitim istemenin nesi utanç verici onu bilen yok tabii.
İktidar ve temsilcilerinin ODTÜ'yle bir sorunları da var bilindiği gibi. Melih Gökçek de "Odtü'yü yıkarım da yıkarım" diye tutturmuştu. Öğrencilerden muhteşem bir cevap gelmişti: "Odtü'yü yıkmak; güven, özveri ve tecrübe ister..."
Bir de bugün AKP'li medya Yunanistan'da olan olayları koymuş birinci sayfasına, ODTÜ'yü tabii ki görmemişler.
Ayrıca şöyle de bir şey var ki, Park Caddesi'nde olanları da duydunuz. Polis içkili yerleri bastı ve aileleri fişledi. Biz de orada bulunan Ankara Barosu Başkanı ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Metin Feyzioğlu sayesinde haberdar olduk bu durumdan. Ankara'da yaşam tarzlarına müdahale bu kadarla bitmiyor tabii, yılbaşı süsleri de sökülüyormuş Başkan Melih Gökçek tarafından. Bunun için bir eylem çağrısı yapıldı: Herkes evinin camlarını ışıklandırsın.
Sözün özü, bu konudaki üçüncü yazım da olsa bu söylenecekler bitmeyecek gibi daha. Öğrenciler haklıdır bir kez daha ODTÜ'de de. Vay efendim öğrenciler de polise saldırıyor falan filan... Öğrenciler polisten nefret eder hale gelmiştir, öncelikle bu bir gerçek. İkinci olarak da öğrenci polise ne yapabilir, polisin kalkanları, zırhları, silahları var. Siz onlara kulak veriniz ve lütfen rahat bırakınız. Demokrasi hele hele ileri demokrasi böyle bir şey değil. Siz yanlış biliyorsunuz. Muhalefetin seslerinin kesildiği rejimler demokrasi değildir.