Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '07

 
Kategori
İnançlar
 

İlim istemek

İlim istemek
 

İLİM İLİM BİLMEKTE ÖĞRETMEK OLMAZSA …..

Kime bir ilim sorulur da onu gizlerse, Kıyamet gününde ateşten bir gem ile gemlenir. (Tirmizi)

İlim den murad hayatta layığıyla yaşayabilmek için neden aramak desek kısaca. Ancak ilim taleb etmek herkesin harcı olsa da bunu nasıl yapacağımızı bilmek gerek. Taha suresi 114 ayet (Rabbim, benim ilmimi arttır de )

İlim talep etmek farzdır.. Peki kimden nasıl taleb edelim. Zamanımızda her şey çok kolay kılınmıştır. İlle de gidip birinin önüne oturup kafa sallamakla ilim öğrenilmez ama sürü olunur o da fena sayılmaz ancak bize düşen anlayana anlatabilmek neyi neden dersek iyi yaşamayı doğru yaşamayı başkalarının haklarına tecavüz etmemeyi helal lokma yemeyi iyiliği emretmeyi kötülükten alıkoymayı vb kısaca din denen değneği bilmeli ve bildirmeli. Din kelime olarak devenin bağlandığı ip anlamına yani bağlanmak anlamına geliyor. islam da teslim olmaktan yani sabit ve kararlı bir iman ve teslimiyet ama kime.. Tabiki hiçbir şeye bağımlı olmayan ama her şeyin nedeni olan bir yaratıcının varlığına ve o varlıkta kendinin yokluğuna her şeyin küll i mevcudatın sahibi olup her şeyden gayrı olana. Bu noktada aklımız buraya kadar der .Burdan sonra ilim verilenle alan arasındadır.Şimdi konumuza geri dönersek ilmi biz nasıl taleb edeceğiz ve kimden ? peygamberler tarihini okumaklıyız kimler geldi kimler geçti..

Çünkü Müslümanız diyorsak gönderilenleri bilmek gerek, ya da bu adamlar niye bize gönderildi diye geziniyorlar, öğütler veriyorlar. Ne diyor bu adamlar? Çalın çırpın, birbirinizi öldürün mü diyorlar?. Michael jackson ya da Tarkan kadar bilemiyoruz hayatlarını. Muhammed dediğimizde sanki çarpılacak gibi terk ederiz sohbeti. de neden yüreğimiz daralır? Nerde nasıl yaşadı neyi severdi nelerden hoşlanmazdı aman canım o eskidendi. Şimdilerde magazin dergileri var O nun hayatını anlatan bir kitap al ve okuyunca sıkılıyoruz.

Çünkü nefsimizin hoşuna gitmiyor. Ezelde şeytanla yapılan anlaşma gereği , ”ayart kullarımı hadi sana vereceğim sen gibileri”diye izin alan şeytan yerleşmiş bir köşesine gönlümüzün. Vesvese denilen sopasıyla dürtüp duruyor ya bizi.sıkılıveriyor doğruyu bulrsak defederiz diye.. En korktuğu şey de Kuran . Kimseler anlamasın, okumasın diye didinip duruyor.

Çünkü o Kuran ı çok iyi biliyor, görevini de.….İşte ilimi talep ettik ve müşidimiz Kuran dır. bizzat O .O Muhammed dir S:A:V. O nun hadislerine bakalım neler demiş her gün bir sözünü öğrensek birine aktarsak nasıl işlerimiz yoluna girer.. Çünkü Özgür ve seçilmiş kılınan ölümsüz bir ruh iyiliğimiz için hep ümmetim diyen. Her anışta bin katı ile cevap veren elçi O dur.. Bununda bilincine varırsak çokça salevat getirmeliyiz. Anmalı selam göndermeliyiz.

İçinde bulunduğumuz şu günlerde Gökyüzünde Marsın Jüpiterin bile hizaya gelip dünyanın dört bir yanından akın akın nehirlerin bir okyanusta birleştiği gibi KABE de birleşip, birr atom çekirdeğinin elektronları gibi tavaf edip dönerken kainatın durgun kalması beklenilirmi?Ya biz bu evrende bir çekirdek isek ve bize sunulduysa bunca nimet bunun fark edilmesi çok zor mu.

Ezanı dinliyormuyuz? Gümbür gümbür çağrıları hiç duyuyormuyuz? Çünkü şeytan biliyor ezanla edilen duanın tekrarlayıp bittiğinde kabul olunacağını bu bizim bir sivrisineğin vızırtısını duyan kulaklarımızın neye kapatıldığını göstermiyormu? …

Kuran bilmiyorum diye uzak kalamayız artık onun ingilizcesi bile var. hepsi tercüme ve tefsirli hangisi kolayımıza geliyorsa okumalıyız. hepsi de Allah a ve resulune itaat et diyor. Kibirlenme iyilik yap iyilik bul diyor Kul hakkı yeme diyor varmı öte bir fark. Allah resulunun tek bir hadisini dinlemek için günlerce yol yürüyen kullar vardı bizim hazır önümüzde ama açıp okuyamıyoruz nedense?

Çünkü emir almak hoşumuza gitmiyor. İlk emir oku olduğu için. Verileni oku kâinatı oku yaradılışını nedenini anla. Biz ise oku dendiğinde gazete ve dergileri okuduğumuz romanları sayar durur hatta entelliğimizle övünürüz. En son hangi kitabı okudunuz? Kitap adı gelmez bir türlü başlarız yazarlarımızın adını saymaya.” Falan” ı okudum. mu ?Allah bizi davet ediyor huzuruna varıyormuyuz?Ama en debdebeli gelen o lüks salonlarda verilen davetlere.. aylarca hazırlanırız …ya ahiret yolculuğuna ücretsiz çıktığımızda da azığımız ne varacağımız yeri ayırttık mı ?

Hz.Muhahammedi(S.A.V) düşledim. Mekkeye giriyordu ilk kez ve mübarek gözlerinden yaşlar yere düşmüyordu sanki bir inci tanesi gibi göz pınarlarında donup kalıyordu. Hani şu göz doktorları iyi bilir bazı gözler kristal oluşturur.. Abarttın denmesin diye açıkladım. Ve diyordu ki kendi duyacağı kadar bir ses olduğu halde herkesin duyup ciğerini sarstığı bir nida ile;”EY MEKKE EĞER DOĞMASAYDIM BAĞRINDA, EĞER ŞU KAVSEYNDE ATAM YATMASAYDI , EĞER EMROLUNMASAYDIM, SANA ASLA GELMEZDİM.”

Şu mübarek HAC aylarında işte böyle doldum birden. Kimbilir kaç kişi dönmeyecek bu kutlu seferden.

Bir hadis-i şerif geldi aklıma Kim ilim talep edilen bir yolu tutarsa Allah ona cennetin yolunu kolaylaştırır.

Bizim görevimizde Allahın hakkında hayır dilediği kullarından olmaktır.Bu birazda bize bağlı verilenin farkında olalım ve alalım

Allah kimin hakkında hayır murad ederse onu dinde bilgili ve anlayışlı kılar

Sormak öğrenmenin yarısıdır da soru sormak kolay değildir. İlim açıklayana sorulur. Cahil olan Âlim kimdir bilemez ama Âlim olan Cahil olanı bilir. Bu yüzden öğrenirken ve öğretirken edebe riayet gerektir

 
Toplam blog
: 165
: 856
Kayıt tarihi
: 17.10.07
 
 

Edebiyet fakültesi  mezunuyum. Öğrenmenin yaşı yoktur diyerek çeşitli kurslardan da el sanatları ..