Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Nisan '10

 
Kategori
İzmir
 

İlla ki lokum

İlla ki lokum
 

Resimlerin tümü (Ç)alıntıdır.


Yazmayı istediğim şeyler birikti. Ha şimdi yazayım ha biraz yazayım derken enginde yavaş yavaş günün minesi soldu... derdim bana arkadaş bugün de akşam oldu...

Temsil, İzmir'i yazmak istiyorum...

Sabah uyandığımda bütün ev deniz kokardı. Boyozcularla başlardım güne. Günün aydınlanmasıyla birlikte yollara dökülürlerdi. Sokak aralarına dağılırlar işe gidenlerin dostu evdekilerin hacı yolu bekler gibi beklediği olurlardı.

Evlerde her daim balkondan aşağı sarkıtılmak suretiyle boyoz alacak bir sepet bulundurulurdu. Kızlara pembe erkeklere mavi...

Gülmeyin, bu boyoz çok önemli bişi. Ciddi bişi. Çıtır çıtır yerken ağızda dağılan sıradışı bir yiyecek. Yanında haşlanmış yumurta da yiyorlar da ben hiç öle denemedim. Yumurtalı sevmezseniz benim gibi sade yersiniz, yanında da ince belli bardakta çay. Çay da sevmiyorsanız benim gibi e o zaman çok problemlisiniz, ne diyim!

Karnımız doydu üstüne tatlı yiyelim diyorsanız sokak aralarında gördüğünüz ilk kuyruğa girebilirsiniz. Yok yok sanayağ kuyruğu değil, lokma kuyruğu. Güleryüzlü insanların hazırlayıp sunduğu İzmir'den başka yerde yiyemeyeceğiniz lezzette lokmalar.

Kumru var sonra. Kuş değil, sandviç. Kenarlarından taşana kadar malzeme dolduruyorlar içine. Bazen peynir domates bazen salam sosis : ) genelde hepsini dolduruyorlar. İlginç tabi.

Maydonoz dahi yemezken artık kahvaltıda roka yer oldum. Üstüne zeytinyağ ve bol limon.

İzmir'de balık yemenin keyfi de bambaşka. İzmir'li buna rakı-balık olayı diyor.

Kordonda dostlarla denize nazır oturmuşsunuz. Yanında patates kızartması bol ketçap ve mayonez... E drink tabiiki de. (Körfez güzeli, kulakların çınlasın)

Nezih barlar ve nostaljik müzikler. Farklı bir atmosfer. GARA dinlediğim en iyi gruptu.

TSM der başka bişi demezseniz fasılı ne siz sorun ne ben...

Sevgi Yolu, vaktin nasıl geçtiğini anlayamadığınız bir yol. Takılar, giysiler, kitaplar, dövme yapanlar ve diğerleri...

Kemeraltı çarşısı gezilmeden olmaz. Aman dikkat kaybolmayın, Şükrübey'den kahve içmeden de gelmeyin. Yanında illa ki lokum...

İnciraltı'na uğrayıp Derya'yı dinlemeyi de unutmayın.

Teleferik bana hüzünlü şeyler hatırlatıyor. Ne hastane ne teleferik... benden uzak olsun...

Göztepe köprüsü keyfi de mutlak yaşanması gerekenlerden.

Bornova ana kucağı değil öğrenci yuvası. Kampüsler en güzel en kaliteli konserlerin verildiği mekanlar.

Karşıyaka'da hiç ay çöreği yediniz mi? Kesinlikle denemelisiniz. Hatta bu lezzeti vapura binip martılara da tattırmalısınız. Teşekkür ederler.

Niye mi belli bir güzergah üzerinden yazmadım?

Gönül işte...

:) İyi bayramlar.

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..