IMF dost mu, düşman mı?

Kendimizi bildik bileli IMF'le yatar, IMF'le kalkarız.

Kimi zaman, soğuk kış gecelerinde sarılıp ısınacağınız bir "ateşli yosma"; kimi zaman da, kemiklerinizi birbirine geçirecek kadar sık boğaz eden "Anakonda" oldu bu Para Fonu..

Ama, şöyle veya böyle, son dönemlerimize IMF damgasını vurdu..

IMF, adı üstünde bir Finans kurumu. Ya da daha Türkçesiyle söylersek; uluslararası "tefecilik" kurumu..

Paraya sıkışan ülkelere faiziyle para veriyor; hem verdiği para üzerinden para kazanıyor, hem de bu vesileyle, borç verdiği ülkenin ekonomi politikaları üzerinde söz sahibi oluyor.

Sonuçta, IMF'ten aldığınız paraları, yine onların planlamaları doğrultusunda sarfetmek zorunda kalıyorsunuz..

Her tefeci gibi IMF de, öncelikle kendi parasının tahsilini dikkate alıyor. Bu yüzden, ülkenin sosyal durumuna bakmaksızın, vergileri artırmayı, harcamaları kısmayı koşul olarak öne sürüyor.

"Size borç veririz ama kamçıyı da sırtınızdan eksik etmeyiz" demektir bu.. Ancak, bu kamçı bizim atasözümüzdeki "yiğide vurulan" kamçıya pek benzemiyor. Bu kamçı daha çok, "dolap beygirine" vurulan kamçıya benziyor.

Taraf gazetesinin ekonomi yazarı Süleyman Yaşar, dün IMF ve Türkiye ilişkileri üzerine bir yazı yazdı.

Süleyman Yaşar soruyor; Emekli maaşları dahil, her kalemde vergilerin artırılmasını, harcamaların kısılmasını emreden IMF, neden hiç "silah alımlarından" söz etmiyor?..

Gerçekten de, ben beni bildimbileli bu IMF'in, "silah alımlarında sınırlamaya gidin" gibi, bir şartını hiç duymadım.

Oysa, ülke ekonomisinin "arslan payı" silahlara gidiyor.

Emeklinin üç kuruş maaşından ek vergi kes, gıda ve tekstilde indirdiğin KDV oranlarını yükselt..gibi krizin aşılmasını daha da güçleştirecek emirleri verirken, neden silah alımlarından hiç söz etmiyor bu "Tefeci"..

"..İstemiyor, çünkü silah satışlarını ABD, Britanya, Fransa ve Almanya gibi zengin ülkeler yapıyor. Türkiye silah alımlarını azaltırsa silah ihraç eden zengin ülkelerin ödemeler bilançoları bozulabilir. İşte bu nedenle IMF, emeklinin maaşını azalt, vatandaşlarına iyi bir gelecek hazırlama, çocuğun sütünden, eğitiminden kes ama silah alımından sakın kesme diyor."..

Yani, IMF sizin silah alımınızı sınırlarsa, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa..gibi silah satan ülkelerin "ekmeğiyle oynamış" olur.

Oysa, IMF'in temel amacı bu "ekmeğin" muhafazasıdır.

IMF de tüm "tefeciler" gibi, hayır sahibi değil, fırsattan istifade eden "ümük sıkıcı"dır.

Başbakan, "ümüğümüzü sıktırmayacağız" diyip duruyor ama, tefeci parasının kolaycılığına alışmış içerdeki "tefeci" ler rahat bırakırlar mı?

Bu defa, IMF'le anlaş diye, hükumetin "ümüğünü" onlar sıkıyor..

Korkarım sonunda, bir el bizim "ümüğümüzü sıkacak" da kimin eli olduğunu pek anlamayacağız!..