Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Eylül '13

 
Kategori
Futbol
 

İmparator Fatih Terim olmak kolay iş değildir !

Bir yıldır kaynayan GS kazanından ilginç işler çıktı. En büyük GS li FTerim'in işine son verildi. Hiç kimsenin beklemediği imparatorun aklına hiç gelemeyen bu hamlenin şık olduğunu söyleyebilmek zor. TD ün işine son vermek çok görülmemiş bir olay değil. Sıkça gördüğümüz olaylardan ancak FTerim söz konusu olduğunda bu kolay anlaşılır iş olmaktan çıkıyor. 

Kim ne yaparsa yapsın bu tabloyu güzelleştirmek zor. Ne olursa olsun kolay unutulacak bir işde değil. GS, Türkiye'nin en büyük ve en değerli kurumlarından biridir. Ülkemizde 100 yaşını devirmiş kaç kurum varki ?Böyle bir kurumun gelenekleri ile övünmesi ve ilkelerin olması çok güzel bir durum. GS nin arkasında önemli bir okul var ve kongre üyelerinin çoğunluğunu bu okuldan gelenler oluşturuyor. Bu camiada TÜRK Toplumunun ve Sporunun en önemli isimlerinin olması bundandır.Buradaki insanlar herşeyden önce kulüplerinin bu önder kimliğinin öne çıkmasından memnun olur. Bu kimlik içinde kişisel değerler çok öne çıkmaz. Kişisel yanlışların kulüp işlerine yansıması sıkça görülmez.

İki yıl önce dibe vuran GS, ligde vasat bir takımdan fazlası olamamıştı. Avrupa kupalarına gitme hakkı dahi kazanılamamıştı. O yıl sonunda yaşanan şike dalgası bütün taşları yerinden oynatırken belki GS başarısızlığınıda örtmüştü. Sezon sonunda yapılan seçimde başkan olan Ünal Aysal kendi ifadesi ile futboldan anlamayan iyi bir işadamı. İşe başladıktan kısa bir süre sonra başka isimleri düşünsede FTerim'i TD olarak takımın başına getirmişti.

FTerim farklı bir adam ve onun ismini ağzına alan durup düşünmek zorunda onun hakkında konuşmak için. Yeniden kurduğu takım ligi şampiyon bitirirken bir önceki sıradan takımın çok üzerine çıkmıştı. Evet rakipler sorunlar yaşıyordu ama FTerim, takımının farkını sahaya yansıtmıştı. Üstelik başına geçtiği takım, yıldızı Arda Turan'ı Atletico'ya satmıştı. 45 milyon euro değeri olan Arda gittiği halde Terim'in takımı zirve yapmıştı.

FTerim GS tarihinin en büyük TD si. Yalnız GS tarihinin değil ayni zamanda Türk Futbolununda en büyüğü FATİH TERİM. Fatih Terim bugünün en büyük TD lerinden biri ve FıFA onu 20.ci büyük TD olarak görüyor ve belirli aralıklarla yaptığı önemli TD ler ile toplantılara onu davet ediyor. Bence o yalnızca Maurinho ile karşılaştırabilir. Eğer iyi politikalar izlemiş olsa yada Orta Avrupa yaşasa veya birinci sınıf kulüplerde çalışma fırsatı bulsa dünyanın en iyiside olabilirdi.

Türk Milli takımını Avrupa Şampiyonasına  taşıyan ilk TD olması yada GS ile yakaladığı UEFA kupası altı çizilecek başarılardır ve takdirden fazlasını hak eder. Onu övmek ve başardıklarını sıralamak pek kolay bir iş değil. O çok özel ve onu anlatan en güzel kelime "İMPARATOR" ona fazlası ile yakışır. Onu anlamak için bu ülkeden çıkan ilk önemli adam olduğunu ve onun önünde örnek alabileceği kimse olmadığını, yürüdüğü yolu tırnakları ile açtığını görmek önemlidir. 

Yakaladığı başarıların sonunda yurtdışına çizmeye gitti. Fiorentina'da çıkardığı iş hiç fena değildi. Takım onunla seviye atladı. Görevini yarıda bırakırken yanlış yaptığını konuşuyorduk ama Milan ona görev vermişti. Çünki o başarılı ve çok çalışan bir adamdı. Başarıya aç bir insandı. Yüksek idealler için yaşamak onun özelliğiydi. Milan görevinide tamamlayamadı .  

Görevden uzak geçen iki yıl Özhan Canaydın'ın ifadesi ile GS yi daha yukarı çıkarmak projesi içinde yoklardan şampiyon yapan Lucescu'nın işine son verilerek GS nin başına getirildi.  Bu kötü dönem sonunda rahmetli başkan " biz ona futbolu bıraktık ama o kulübü batırdı" şeklinde ağar eleştiren bir açıklama yaptı. Haklıydı başkan 30 dan fazla yabancı oyuncuya ödenen 100 milyon dolardan fazla para GS nin kolay atamayacağı bir kambur olmuştı. UEFA kupasının kazanılması ile kapanan birinci döneminde de başkan ile kötü diyaloglar yaşamıştı. Başakanına hemde TV lerde hoş olmayan şeyler söylüyordu. Yurt dışında iki kulüpte sorun yaşamıştı. FTerim işlerinden sorunlu ayrılıyordu.

Her insanın yanlışı vardır. İş yapan hata yapmak zorundadır. Hele FTerim gibi üst düzey işlere soyunan insanlar daha çok hata yapabilir ve hoş karşılayanda olur yada karşılamayanda. Onun her zaman isteniyor olması en geçerli yanıttır. O özel biridir ve farklı olduğunuda birçok insan bilmektedir.

FTerim, yaptığı işleri iyi yapan bir adamdır. Futbol oynadığı zamanda devrinin en iyilerinden biridir. Takımının ve milli takımın kaptanı ve özel oyuncusudur. Ama daha önemlisi o bir lider ve bir stardır. Ancak vasıflarını iyi taşıyıp, başarıya döndürebilmişmidir? Onun oynadığı dönemde GS nin hiç şampiyon olmaması ve GS tarihinin, şampiyonluktan en uzun süre uzak kaldığı dönemin onun GS deki hayatını kaplaması ve  TD olarak yaşadığı şampiyonluklar ve ilk ve tek UEFA şampiyonluk kupası sahipliği onun kariyerinde yer tutar.

FTerim'i düşünürken GS camiasını unutmak, yaşananların içinde kulüp yönetimini yok saymak ve başarıları ve başarısızlıkları yalnızca FTerim'e yüklemek ne kadar doğru olur? FTerim hedefleri yüksek olan hırslı kazanmaktan başka bir şeyi düşünmeyen ve atak yapısı ile sivirlen bir insandır. Özelliklede başarılar kazandıktan sonra insanlara tepeden bakmayıda sever. Bulunduğu yerde, yüksek bir yer olduğu için bunu gayet iyi yapar.

FTerim sert mizaçlıdır ve haklı olduğunu düşündüğü yerde, o kimseyi dinlemez. Kimseye taviz vermez önünde eğilmez ama altında herkesin ona eğilmesini bekler. Eğilmeyeni istemez ve yanında tutmaz. Çünki bilgi birikimi ve deneyimi en yüksek adam odur. Onun olduğu yerde onun söyledikleri olur başka kimse konuşamaz. Çünki o başarılıdır. Kazanmaktan başka bir şey yazmaz onun kitabında. Ve bu anlamda  FTerim rakiplerine saygılı değildir. Kazanmak için herşeyi yapar. Kaybedeceğini anladığında ise kendini unutur ve her şeyi yapar. Ortalığı yangın yerine çevirir, geçen yıl yaptıkları kaybetmeye tahammül edemiyorum demekten başka bir şey değildir.

İş yapan insanın hata yapmasıda budur. FTerimde hataları ve daha çok olan doğruları böyle bir adamdır. Ancak onu anlatan en doğru söz o özel adamdır ve GS için bir TD den fazlasıdır. Oda böyle düşündüğü için kulüp başkanı ile olan ilişkilerinde ileriye geçmiş olabilir. Yoksa o başkan ile nasıl konuşulacağını herkese öğretecek kadar iyi bilendir. Gelecekte GS başkanlık koltuğunda oturacağı kesindir ve belkide onun için en doğru görev yeri orasıdır.

GS yi seçkin ve düzeyli bir seviye kulübü olarak gören ve bu kulübe ait olduğunu düşünen insanlar başarılarına rağmen Terim den şikayetçidir. Onlar TD olan FTerim'in sivrilen karizmasına karşı durup onu eleştirirken GS nin sayısı FB yi geçen taraftarının % 95 i FTerim'i herşeyi ile destekler. GS kimindir yada kimler GS için çalışacaktır buna elbette gerekli kurullar karar verecektir.

Ünal Aysal, konuşmalarında " ben futboldan anlamam benim futboldan anlayan danışmanlarım var " diyordu. Başkan başarılı bir işadamı. Yine kendi ifadesi ile çokda şanslı ve GS nin onun şansından ifade etmesi gerektiğini düşünüyor. Başkan organizasyonun en üstünde. Güçlerin hepsi onda yani. Yada bir başka ifade ile Ünal Aysal  GS içindeki en güçlü adam ve istediğini yapabilir. Yani o FTerim atabilir ve attıda ama FTerim böyle bir güce sahip değil. 

FTerim ile Başkan Aysal arasındaki sorun,Sneijder transferi ile başladı. FTerim istediği oyuncu başka idi. Belkide ona ulaşmak zor veya fiyatı daha yüksekti. Sonuçta Sneijder alındı.Ama sorun başlamıştı başkan Terim'e sert mesaj verdi. Kulübün en yüksek yetkilisi benim sen ise maaş alan personelden fazlası değilsin dedi.  FTerim ise ve ben TD  üm ve siz benim işime karışabilirsiniz ama ben sahaya çıkan takımın patronuyum şeklinde yanıtladı. Bu şekilde başlayan savaş ayrılığa kadar giderdi.Ama bu işin şekli nasıl olacaktı? Milli takımın başarısız performansı ve kaybettiği şansı geri almak isteği FTerim'e duyulan ihtiyaç bu kaçılmaz sonu getirecekti. Ünal Aysal, FTerim için istekli olduğu açıklamaları yaparken yeni sözleşme önerirken Mancini ile görüşüyordu. FTerim samimiyetsiz bulduğu bu davranış için başkan ile diyalogları kesmesi bundandır. Başkan Ünal Aysal FTerim'in TD lük görevinde kalmasını istemişmidir? "Biz FTerim'in görevine son verecek kadar aklımızı yemedik " demesi ve Mancini ile konuşması ne kadar biribiri ile bağdaşır?

GS camiası hala bir travma içinde ve FTerim takımın başından uzaklaştırıldığını anlamış değil. Kabullenebilecekleri bir işde değil bu.

Yaşananları biliyormuyuz? Kesinlikle hayır. Ancak insanları tanıyoruz. FTerim işine karışılacak yada soyunma odasına girilecek bir TD değildir. Takım için eniyiyi o bilir ve bunuda herkes iyi bilir. Bu takıma gelecek oyuncuların çoğu onun için gelir. Başkanın yada parasının her oyuncuya yetmediğini Alper olayında iyi görmüş olmalıyız. Başkanın futboldan anlayan danışmanı Bülent Tulun futboldan ne kadar anlar. Hayatını nasıl kazanır? Futbolu nerede öğrenmiştir? Başkanın CEO su Lütfi Arıboğan futbolcu değil basketçidir. Başkan bunlardan aldığı akıl ile futbol takımını yöneteceğini düşünüyor? Bunu başarabilecek mi ? göreceğiz.  

Milli takımın başarısından hemen sonra FTerim'in görevine son verilmesini Ünal Aysal bir zorunluluk olarak göstermeye çalışıyor. Başkan,FTerim'in milli takımdaki görevi nedeni ile kulüp işlerini iyi yapmadığını ifade ediyor. FTerim benim arkamdan iş çeviriyorsunuz diyor. Camiayı karşınıza alarak bana kapıyı gösterebiliyorsanız bu işi yapın diyor.

Başkan sezon sonunda yeni bir YK oluşturdu. Hedef kulübe tam hakimiyet. Yönetimde bulunan önemli isimleri dışarıda bırakmak amaçlı seçimden sonra başkan kulüp içindeki gücünü arttırdı. Eski yönetimde FTerim'e kapıyı gösteremezdi.

Başkan GS için yaşayan biri değil. Bulunduğu yere çalışarak başararak ve kazanarak gelmiş bir insan. GS onun için amaç değil onsuzda çok rahat yaşar. Onun önceliklerinde GS yok. Kulübünü seviyordur ama kendini daha fazla seviyordur. Yani olası bir başarısızlıkta camiası onu sıkıştırmaya kalksa hemen görevi bıarakabilir. FTerim ilede çatışmaya girmek onun isteyeceği iş değildir. Ancak bu işin olmaması içinde hiç bir şey yapmamıştır. Hatta bunların yaşanmasını ve FTerim'i kovmayı istemiş olabilir. Gelecekte "ben FTerim'in işine son verdim" demeyi önemsemiş olabilir. Başkan başarılı işadamıdır  ama futboldan anlamaz. Bunu kendide kabul edip ve söylüyordu. Ama artık oda bende bir şeyler öğrendim işlereden anlıyorum demeye başlamıştır. Araba sürerkende en tehlikeli dönem budur. Biraz bilirsin ama o az bildiklerin ile hep yanlış iş yaparsın. Aziz Yıldırım misali yanlışlara düşersin. Aldığı Mancini, FTerim'in yarısı bile değil. Biz iki TD arasındaki farkı göreceğiz. Başkanda hepimizden daha iyi görecek yerde duruyor .

Birde söylenenlere göre telefon açılmama durumu var. Eski YK görevde olsa böyle bir olay asla yaşanmazdı. Yeni yönetici şarkıcı Candan Erçetin(neden yönetimde?) toplantıda "FTerim mert insandır çağıralım buraya konuşalım" demiş.

FTerim başarılıdır, başarmıştır, kuvvetlidir güçlüdür liderdir ya da daha bir sürü şey söyleyebilirsiniz ama merttir! diyebilir misiniz? Bakın mert kelimesinin anlamlarına. 

Yiğit ,yüreği ve bileği sağlam , sözünün eri , güvenilir , özü sözü doğru  

FTerim, güç kuvvet anlamında bu özellikleri taşısada özü sözü doğru diyebilirmiyiz? O bir imparatordur ve o bir kazanandır. Kazanmak için her yolu dener. O  bir TD olarak dünyanın en iyisidir yada en iyi Türk TD dir . Kazanmaktan başka hiçbir şey düşünmez ve kazanmak için herşeyi yapmanın mubah olduğuna inanır. Onun futbolcuları, kendini yerden yere atar rakibe illegal yüklenir hakemi bozar yada kısaca onun futbolcusu" ZEKİ,ÇEVİK,ÇALIŞKAN ve OYUN BİLGİSİ EN YÜKSEK" ama ahlaklı değildir kazanmayı seven ama fair playden en uzak olandır. Çünki o oyuncusunu kazanmaktan başka bir şeye yöneltmez.

Geçen sezon ortasında itibaren yaşanan ve GS deki görevinden uzaklaştırılması ile biten bu dönem için daha çok konuşmalar yapılacak. Bu kadar başarılı bir adamın neden görevinden uzaklaştırıldığı hep konuşulacak. Belki sezonun ilerleyen zamanlarında daha da çok konuşulacak. Nedense Hakan Şükür milli takıma alınmadığı zamanlar yapılan konuşmaları hatırlıyorum. Onları geçecek diye düşünüyorum.

Mancini, FTerim kadar başarılı olamaz. Geçen yıl yaşanan geri dönüşler Mancini kariyerinde yoktur. Onun başarılar yakaladığı Manchester City yada İnter e bakacak herkes Mancini doğrularını ve yanlışlarını çok kolay görebilir. Bu yıl sonunda bunu daha iyi bir şekilde göreceğiz. 

GS kongresi herzaman kendine yakışanı yapmayı bilmiştir. Çek değerli ve saygın insanlar kulüplerinin nasıl yönetileceğinide çok iyi bilir ve değerli insanları başkan seçerler. FTerim'de o kurumun içinde değerlerden biridir. Yaşadıklarından gerekli dersleri çıkaracaktır.

FTerim, bilgi ve birikimlerini bu ülkeye en yararlı bir şekilde aktarmak zorundadır. Oda Türk Futbolunu dünyanın en üst düzeye çıkarılması için gerekenleri yapmaya başlamalıdır. Türkiye, gelecek on yıl içinde Avrupa ve dünya şampiyonlukları kazanmalı, FIFA listesinde ilk üç içine girmelidir. Bu amaç için en değerli katkıyı FTerim verecektir. 

 

 
Toplam blog
: 246
: 184
Kayıt tarihi
: 08.09.09
 
 

01.04.1956 doğumluyum. İnsanca yaşamın en önemli değer olduguna inanırım. Paylaşmanın önemine ina..