İnadına sevgi

Erkekler çıldırmış olmalı. Kadına yönelik şiddet ve saldırı bitmek bilmiyor. Her geçen gün artarak devam ediyor ve kimse 'dur' demiyor. Olaylar haber sayfalarına programlarına konu olmaktan öteye gidemiyor.

Her ilişki bir ömür sürmek zorundaymış gibi kadın 'bitti'dediğinde bilmiyor ki aslında kendi sonunu hazırlıyor.

Erkeğin nasıl gözü döndüyse artık, karısını 27 yerinden bıçaklayıp balkondan aşağı atıyor ve hırsını alamıyor... kendi çocuğunu da bıçaklıyor.

Anne ölürken kızı hala yaşam mücadelesi veriyor...

Bu akıl almaz olayın tek sebebi ise kadının kocasından boşanmak istemesi...

Bu olayların en büyük nedeni, cezaların yetersiz oluşu.

Gelsin idam; bakalım zevk için insan hatta canlı öldürebilecekler mi, zarar verebilecekler mi!

Şarkıda der ki;

'Kalan yalnız kalırsa giden insafsız demektir'

Yok böyle bişey. Mutlu değilse, aradığını bulamamışsa kalıp ne yapsın?

'Gitti' diye sızlanana kadar kadını kaçırmamaya baksınlar.

Tam yerine rast gelmişken belirteyim; aynı şey kadınlar için de geçerli.

Aslında garip bir şekilde herkes mutsuz... herkes kendi kaderini yaşıyor.

Tek fark; olaylara gösterilen tepkiler... ve dayanma kapasitesi...

Bazen yapılan bir yanlışa yıllar yılı katlanılabiliyor insan...

Bazen de hiç umulmadık bir anda hesapsızca aniden insan kendini bile şaşırtan tepkiler verebiliyor.

Galiba bütün mesele bişeyleri içimizde çok biriktirmemek.

Aksi halde olası bir patlamayı önceden bilmenin imkanı yok...

İyi bayramlar...

http://www.esmakahraman.com/inadina-sevgi/