- Kategori
- Tarih
İnsan beyninin gücü
İnsan beyni 3 bölümden oluşur: İç, orta ve dış / kabuk.
İç ve orta bölümler evrim geçmişimizden kalmıştır. İçgüdülerimiz ve coşumlarımız orada saklanır. Kentleşme ile başlayan ‘tarih’ denilende, artık içgüdüler yavaş yavaş gereksizleşmeye başlamış durumda ama tıpkı kuyruksokumumuz veya apandisimiz gibi, körelmiş olsalar da, iç ve orta beyinlerimiz şimdilik yerlerinde kalacağa benziyorlar.
Korteks (kabuk) ise en son gelişen bölümdür. Evrim ve tarih sürecinde korteksin büyümesi için beyinde kıvrımlar oluşmuş, sönük ve yarısından içine çökük bir küre gibi katlanmak durumunda kalmıştır, çünkü dışarıda kafatası sınırı vardır.
Bilimkurgu romanlarda insanların gelecekte daha koca kafalı olacağı düşünülür. Doğum sürecinin ortadan kaldırılması insanların kafataslarının büyümesi için kolaylık sağlayacaktır, çünkü bebek en fazla annesinin uterus çıkışı büyüklüğünde olabilir, hatta şimdiden 1-2 santim geçmiştir bile. Ayrıca bıngıldakların kaynamaması ve yumuşak kafataslı kişiler olmamız da olasılık içindedir. Kafatasının büyümesi durumunda, boynun da kalınlaşması gerekecektir.
Bu işin donanım bölümü. Yazılım bölümüne gelince: İnsan türü duygu ve davranışlardan oluşan bir bütün sayılır ama kognitif (bilisel) ve informatik (bilişsel) yanları yazının 6.000. yılında bile ekstra bir şey sayılır. Gelecekte yalnızca kognitif-informatik insan türleri ortaya çıkacaktır ve bu da ortalama eğitim süresinin şimdiki doktora düzeyine çıkması ile sonuçlanabilir. NASA ve/ya CERN çalışanlarının böyle kişiler olmasını bekleriz ama değillerdir, aynı zamanda dünyanın en zeki insanları da değillerdir.
Diğer bir yönden bakarsak: İngiliz bilimciler insan zihinlerini önümüzdeki 50 yıl içinde bilgisayar programlarına aktarabileceklerini açıkladılar. Ancak bir zihnin bilgisayara aktarılması, tıptaıp aynılık değil, yalnızca bir benzetişim (simülasyon) olacaktır. Beyin bilgisayar gibi ‘0-1’ düzeneğiyle işlemez. Eşit miktarda bilgi farklı büyüklükte hacimde yer tutabilir. Bellekte birebirlik yoktur.
İnsan beyni için en yakın olanak, organikten inorganik beyne doğru kaymaktır. En son silikon liflerden yapay sinir yapıldı ve felçli biri yalnızca beyniyle bilgisayarı kullanabildi. Organik beyin 100 yıl dayanabilecekken, inorganik siborglar 1.000 yıl bile dayanabilir. Aslına bakılırsa, bedenimizin şimdiki durumunda epeyi eksiltme yapıp 10 kiloluk organik-inorganik melezi insanlar yaratılabilir. Böyle düşüncelerin uygulanması şimdilik yasak.
Evrimin en uzun vadesinde, uzaya açılmış insan türünün canlı olmaktan başka bir şeye başkalaşacağı da kesindir. Üstelik daha şimdiden bunun için birden çok yol tasarlanmıştır: Yazılım olmak, saf ışık olmak, yaşayan gezegen (Solaris ve/ya Gaia) olmak, ilah…