İnsan Sevenler Derneği

Ortaçağda avrupa karanlıklar içindeyken uzak doğunun da pek bir farkı yoktu. Avrupada cinayetler, yağmalamalar, işkenceler kilise tarafından, asyada ise rahip ve savaş lordları tarafından yapılmaktaydı. Tek fark avrupada yapılan adeta dinsel bir tören sayılır, kilisenin bu olguları gereklilik sayması için suni gündem oluşturulurdu. Asyada ise işler daha farklıydı insanlar faili meçhul olaylar sonucu bir daha görülmüyorlardı.

Çin'de kurulan "İnsan Sevenler Derneği" çok gizli bir tarikat olarak yaşamına başlamış, çok kısa sürede komşu ülkelerden ve savaş lordlarından büyük destek almışlardır.

Peki ne tür faliyetler yürütüyordu "İnsan Sevenler Derneği" ? Savaş lordlarının en iyi suikastcileri bu dernek için çalışır ve toplumdaki asalak bir işe yaramayan insanları, hapisten çıkmış ve suç işlemeye devam eden suçluları arkalarında iz bırakmadan yok ederlerdi. Genelde bu insanlar ortadan kaybolduğu zaman kimse arkalarından üzülmez soru sormazdı. Hatta mutlu bile olurlardı. Bu sonuçda derneği ve destekleyen kişileri mutlu ediyor ve daha da ileri gitmemeleri için bir sebep olmadığını düşündürüyordu. Peki ne olduda bu sıra dışı dernek faliyetlerine son verdi? O zamanların en büyük savaş lordunun baş suikastcisi işi biraz abartır ve artık önüne geleni öldürmeye başlar, iş kitlesel bir eylemden bir anda bireysel bir zevke döner. Hedef bu sefer bir suikastçidir. Lordlar arasında büyük bir savaş başlar sonuç olarak da galip gelen lordun artık büyük bir imparatorluğu vardır. İstediği herkezi rahatlıkla öldürebeileceği için ve daha da önemlisi günün birinde kendisine karşı kullanılmaması için sonsuza dek kapatılması için burada görevli bütün suikastçileri idam ettirdi.

Şimdi gelelim böyle bir topluluğun bu gün coğrafyamızda olmasına. Dünyada ve ülkemizde benzer gruplar olduğunu en azından duyuyoruz fakat benimsenen felsefe kavram olarak derin devlet vs... Eger doğuş amacı değişmeseydi çürüklerin toplumdan ayıklanması için toplumun refahı için birilerinin diet ödemesi aslında biraz da olsa iyi olmaz mıydı...

Sadece biraz düşünce...