Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mart '13

 
Kategori
Deneme
 

İnsanların yaşam kalitesinin yarısı sahip oldukları, kalan yarısı ise kişilikleri ile ilgilidir

İnsanların yaşam kalitesinin yarısı sahip oldukları, kalan yarısı ise kişilikleri ile ilgilidir
 

 

Asgari ihtiyaçlarınızı gidermiş olmak şartıyla ilave hiçbir malınız mülkünüz olmasa bile (yani zengin olmasanız bile) mutluluk pastasından payınızı almanız mümkün. Ama elbette tam mutluluk değil, %50 mutluluk.

Kaldı ki bugün her şeye sahip olanlardan bazıları da belki ancak bu kadar mutludur.

Çünkü mutluluk maddi ve manevi unsurlardan meydana geliyor. Biri olmadığı zaman diğeri de olmaz diye bir şey yok. Ayakkabınız eskidir ama yine de mutlu olabilirsiniz.

Sakın ha ben malım mülküm olmadan da mutlu oluyormuşum deyip zengin olmaya çalışmaktan vazgeçmeyin. Çünkü yırtık ayakkabıyla o ayakkabının içine su doluncaya kadar gülebilirsiniz. Yeni ayakkabınız olduğu zaman hep gülersiniz.

Hayatta fakir ama güzel insanlara ilgi göstermeyenler sizi yanıltmasın. Fakir insanlar “bizi beğenmiyorlar” şeklinde kompleks içindedirler. Zenginlerin bir kısmı gerçekten mutluluğun diğer yarısı olan insanlıktan yoksundur. Ama zenginlerin bir kısmı siz fakirlerle ilgilenmiyorlarsa haklı olabilirler. Ülkemizde fakirler maalesef sadece fakir değiller. Fakir olduğun zaman üzerin başın pis olabilir. Fakir olduğun zaman dişini fırçalaman gerekmez. Fakirsin canım saçını taramasan da olur.

Sanırsınız ki insanlar sizin sadece elbisenize bakıyorlar. Fakirin elbisesine bakanlar kişiliksiz insanlardır; çünkü fakirin elbisesi yoktur. Fakirin elbisesi terbiyesi, güzel insanlığıdır. Bazı zenginlerin malı parası vardır ama yine de bir şeyler eksiktir. Belki de sizin güzel insanlığınızla tamamlanmak isteyebilirler. Elbisem eski demeyin, insanlara yaklaşın ve yüreğinizin güzelliğini gösterin.

Dünyanın en zengini dünyanın en fakiriyle arkadaş olabilir. Maalesef ülkemizde sadece filmlerde görebildiğimiz bu enstantanenin şartları vardır. Dünyanın en zengini aynı zamanda insani özelliklere de sahip olmalıdır. Ve dünyanın en fakirinin eksiği sadece mal mülk olmalıdır.

Aradaki utanma duvarını kaldırmadığınız sürece sizden farklı olanlara yaklaşmanız mümkün değildir. Sokaklarından geçerken size iğrenerek bakanlar da olacaktır, merhabanızı bekleyenler de. Maalesef zenginlik bazı insanları değiştiriyor; bu nedenle gece kondu sahibinin gökdelen sahibi ile konuşabilmesi mümkün olmuyor. Ben görmedim şahsen. İşte bu nedenle gecekondu sahibi de %50 mutlu, gökdelen sahibi de. Birinde gökdelenin haşmeti diğerinde gecekondunun sıcaklığı yok.

Küçük şeylerden mutlu olmak diye bir şey yok. Mutluluk yazı tarafı ve tura tarafı olan bir altın sikkedir. Gökdelen de olacak. Yani hem zengin olacaksın hem de insan. Fakirlik diye bir yaşam şekli yok. Ancak aç birisi simit yiyerek mutlu olabilir. “Fakir ama mutlu “ diye bir kavram olsaydı dilencilerin gülen resimleri olurdu. Fakir için yarım mutluluk doğrudur; tam mutluluk için zenginlik şarttır.

Mutlulukta bu bana yeter diyemezsiniz, gözünüzü ve gönlünüzü doyurmanız lazımdır. Ancak hayat kalitesi tamamen insanın varlıklı olmasına dayanmaz. İnsan olmayı başarmış özellikleri olan kimseler sırf bu nedenle hayatlarına %50’de olsa bir kalite katabilirler. Parayla gülünmez. Güzel konuşma parayla değildir. Temizlik, incelik, romantizm para gerektirmez. Hayvan ve doğa sevgisi, aşk, arkadaşlık, maneviyat para gerektirmez. Gördünüz mü ne kadar çok malınız, mülkünüz varmış meğer.

 

 

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..