Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Aralık '09

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

İşe hangi ruh haliyle geliyorsunuz?

İşe hangi ruh haliyle geliyorsunuz?
 

Duygusal ve Sosyal Zeka eğitim ve seminerlerimin tanışma aşamasında katılımcılardan “duygu durumlarını” sorarım. Duygu durumlarını 100 üzerinden değerlendirmelerini ve nedenlerini paylaşmalarını isterim. Bunu uygulamaktaki amacım hem güne, eğitime ısınma, hem de kişilerin dönüp duygularına bakmaları ve duyguları hakkında konuşmalarıdır. Bu konuşmalar esnasında gördüğüm önemli etkiler şunlar; hava durumu, trafik şartları, aile ile ilgili gelişmeler, işle ilgili beklentiler, ilişkilerdeki olumlu ya da olumsuz gelişmeler, ülkenin ekonomik durumu... vs. Kişilerin duygu durumlarını etkilemektedir. Bu etkiler kişiden kişiye de farklılık göstermektedir. Duygu durumumuz iş ve özel hayatımızda düşündüklerimiz, davranışlarımız, söylediklerimiz ve performansımız üzerinde etkisi vardır.

Bu konuda www.yenibiris.com tarafından yapılan mini anket sonuçlarına göz atalım.

Sabah işe hangi ruh haliyle geliyorsunuz? (Katılımcı Sayısı: 11.236)

Çok şükür bir işim var en azından, diyerek % 28.6
Allah kahretsin, diye ayaklarım geri geri giderek % 21.9
Ne mutlu ne mutsuz, alışkanlıkla % 18.9
Ne yapalım kaderimiz bu, diyerek % 16.9
Severek, mutlu bir şekilde % 13.8
Kaynak: www.yenibiris.com

Bu konuda Claus Moller tarafından AB ülkelerinde yapılan bir araştırma var. Buna göre araştırmaya katılanların % 80’i işe yürekten gitmiyor, sadece % 20’si işe yüreğini koyuyor. Yukarıdaki anket sonucuna göre bizde işe yüreğini koyan % 13.8 gözüküyor.

Konuya bir başka açıdan bakarsak ruh hali iş yerindeki performansı ve ilişkileride çok önemli ölçüde etkiliyor demiştik. Bu bana “Tanrılar Okulu” isimli kitabın yazarı Stefano E. D’Anna’nın bir konferansta söylediklerini hatırlattı. Kısaca söyledikleri şöyleydi. Gelecekte iş yerlerinin girişlerinde duygu algılayıcıları olacak. Gelen çalışanların duygularını algılayarak onlara ya “Cafer Bey bugün duygu durumunuz pek iyi değil, gidin dinlenin duygu durumunuzu düzeltip işe öyle gelin.” der ve kapı açılmaz. Ya da “Kayıhan Bey duygu durumunuz iyi, iyi çalışmalar, iyi günler” der ve kapı açılır.

Evet söz gene döndü dolaştı geldi “duygusal farkındalık” ve “özdenetim” konularına. Hangi durumlarda hangi duygu durumlarını yaşıyoruz, bu durumların bize etkileri nelerdir? Bu anları kontrol edebilmek için (asla bastırmak değil) kişiye özel ne gibi tedbirler almalıyız? Bu konuların üzerine biraz daha çalışmak gerekiyor.

 
Toplam blog
: 40
: 730
Kayıt tarihi
: 15.10.06
 
 

Lisans Eğitimini KHO Harita Bölümü'nde yapan Eray Beceren, YeditepeÜniversitesi "Eğitim Yönetimi ve ..