İşgal Devletleri De İmara Önem Verir!

İmar, milli politikalarla desteklenirse mutluluk verir, anlam kazanır. İşgal güçleri de imara önem verirler. Halkın gözünü boyamak, gönlünü kazanmak için. Bakınız Kuzeydoğu Anadolu ve Hatay'a.

Hakikaten Yurdumuz ulaşım ağı bakımından 55 Yıldan buyana ihmal edilmiştir. Demiryolları zaten genel asli devlet politikasında ikinci dereceye düşmüş. Yeni veya çift hat tesisleri akla gelmemiştir. Son yıllarda halkın bireysel kargo işlemleri de yapılamaz duruma sokulmuştur.

Kargo nakliyatlarında küçük bağajlar eşyalar ve ev taşıma için vagon kiralamaları da geçmişte kalmıştır. Yeni uygulamalarla en az beş vagon kiralamak gereği uygulamaya koyulmuştur.

Yolcu taşıma trenleri de hala elli yıl önceki vagon standarlarındaki vagonlarla yapılmakta, son İstanbul-Ankara hızlı tren bunun dışında kalırsa. Adana - Elazığ mototrenleri 60 lı yıllardan beri aynı vagonlar. Pencereler açılıyor vagonların içi tozdan gözükmez oluyor. Hergün evin önünden geçerken izliyorum.

Karayolları, araba sektör tröstlerinin de etkisi ile modernleşme adına ilk atılım bundan 50-60 yıl önce olmuştu. Son yıllara kadar aynı yollarda seyahat ediyorduk. 80'li yıllarda yapılan otoyollar hariç. Birde metropollerin civarındaki düble yollar-bulvarlar.

Son yapılan duble karayolları inşaatları, hakikaten bu araç kalabalığına - trafik yoğunluğuna zaruret haline gelmişti. Takdir ediyoruz.

Diğer taraftan Adli teşkilat binaları da Hükümet konaklarından ayrılarak müstakil Adliye sarayları olarak son derece modern binalar yapılmıştır. (Ama uyum yasları ama yatırım politikası olarak yapıldı)

Ancak hemen aklımıza diğer iktidar politikaları geliyor. Anayasal hazımsızlık ve uyumsuzluklar geliyor. Genel milli politikalardan sapmalar geliyor. Başına geçtikleri devletin temel ilkelerini yıpratma politikaları. Bu durum olunca ve imar işleri de gözü doldurmaya başlayınca; öyle olduğunu hiç kabul etmem ama İşkal güçlerinin Kuzeydoğu Anadolu'da ki (Erzurum,Sarıkamış Kars ve diğer ilerde ki Rus'ların yaptıkları binalar yollar) akla geliyor. Yine hatay da da Fransız'lar çok imar yapmışlar, hatta eski Antakya - Kırıkhan yolunda ki dev çınar ağaçlarını sorunca işgalcilerin diktiğini söylemişlerdi.

Bugün yapılan resmi bina ve altyapıların halkın içine sinmesi için devlet milli dış - iç politikalarının da canı gönülden benimsenip desteklenmesi gerekmektedir. Yoksa bölünme senaryolarının platform ve medyada konuşulur hale geldiği, sokaklarda isyan provalarının yapılır hale geldiği, milli güvenlik güçlerinin savunma durumunda kalır hale sokulduğu ve terörün askeri kışlalara emniyet lojman ve merkezlerine sadıracak cesarete geldiği durumda, yapılan imar faaliyetlerinin bir anlamı ve kullanılmasından başka bir değeri olmayacaktır.