Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ocak '08

 
Kategori
Siyaset
 

İşte tehlike burada!

İşte tehlike burada!
 

''Kürt Sorunu''nu çözmek için teröristlerle araya mesafe koymak gerekiyor...


5 Kasım 2007 Başkan Bush-Recep Tayyip Erdoğan buluşmasından sonra terör sorunu konusunda ABD'nin Türkiye'den yana tavır koyması ve terör örgütüne karşı sınırötesi operasyonların başlatılmasıyla beraber Demokratik Toplum Partisi'nden gelen açıklamaların da sivrileştiğini ve sertleştiğini görüyoruz.

2005 yılında ''Türkiye'yi kucaklayan parti'' olmasıyla siyasi hayatına başlayan Demokratik Toplum Partisi; Türkiye'yi bırakın, ABD'nin, AB'nin, NATO'nun ve Birleşmiş Milletler'in ''terörist örgüt'' olarak tanıdığı PKK'yla arasına hiçbir zaman mesafe koyamadı ve ''terörist örgüt'' demeyi reddetti. ''Terörist örgüt'' diyemeyerek yaptıkları terbiyesizlik bir yana, 2007 yılını ''<ı>PKK siyasal örgüttür!'' açıklamasıyla kapattılar.

2007 yılının sonunda Avrupa Birliği'nde de DTP karşıtı sesler artmayı başladı. Avrupa Birliği üyesi devletlerin büyükelçileri DTP'ye bir türlü ''PKK terörist örgüttür'' dedirtemediler. Son olarak, Ankara'yı ziyaret eden Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Rene van der Linden ''Bir siyasal parti; ister iktidarda olsun, ister muhalefette demokrasinin kurallarını yerine getirmelidir.'' diyerek DTP'ye karşı açık konuştu.

DTP konusunda günün en önemli tartışması da Bay Linden'in önünde yaşandı. Başbakan Erdoğan'ın <ı>''PKK siyasal örgüt ise siz ne iş görüyorsunuz?'' açıklamasını anlamış ama beklediğimiz gibi anlamamış görünen DTP, ''PKK siyasal örgüttür!'' açıklamasını bir adım öne götüren açıklamayı yaptı: ''PKK bölgenin partisi!''

Bay Linden'in katıldığı toplantıda AKP, CHP ve DTP üyeleri konuya değindiler. DTP adına toplantıya katılan Batman Milletvekili Bengi Yıldız şu açıklamaları yaptı: <ı>''PKK ne yazık ki geçmişteki olumsuz uygulamaların sonucu olarak bölgede etkin bir partidir.'' Birkaç ay önce ''yanlışlıkla'' ''PKK'lı teröristler'' ifadesini kullanan ama sonrasında kıvıran Yıldız'ın PKK'ya parti deme ısrarını anlayamıyoruz.

Bu açıklamayı Başbakan, diğer bakanlar veya parlamentomuzun Türk kökenli bir milletvekili söylese neler olur, tahmin edebiliyor musunuz? Devletimizin üst kademelerinde yer alan bir kişinin ''PKK partisi'' gibi bir ifade kullanması durumunda ortalık karışır, bu yanlışlığı yapan kişi siyasal anlamda idam edilir. DTP'nin son dönemde ısrarla ''PKK partidir.'' demesi de böylesine garip bir olay.

Türkiye'nin ''Kürt Sorunu''nu çözmesinin önündeki en büyük engel terör sorunu ve PKK'nın varlığıdır. Yıldız'ın açıklamalarını düzelterek şöyle diyebiliriz: PKK terör örgütü geçmişteki olumsuz uygulamaların sonucunda ortaya çıkmıştır ve terörist faaliyetlerine hala devam etmektedir. PKK ortadan kaldırılmadan sorunun çözülmesi mümkün değildir. Kimse silahla çözüme ulaşılamaz, silahla çözüm arayana meşru hükümet de yaklaşmaz.

Hemen Avrupa'dan bir örnek verelim. İspanya'nın Sosyalist Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero, 2006 yılında devlet teamüllerine ters düşen cesur bir hamle yaparak Bask toplumunun ayrılıkçı terör örgütü ETA ile görüşmeye karar verdi. ETA'dan beklediği samimiyeti bulamayan Zapatero masadan kalktı ve dün yaptığı açıklamada da 9 Mart parlamento seçimlerini kazanması halinde ETA ile masaya asla oturmayacağını da açıkladı. İspanya'nın ETA ile arasına mesafe koyamayan Batasuna'yı 2001'de yasakladığını da hatırlıyoruz.

''Kürt Sorunu''nda önümüzdeki en büyük engel PKK terör örgütünün partiye dönüştürülmesidir. Terör örgütünü parti olarak tanıyan zihniyetle çözüme ulaşılamaz. Bu durumda, DTP'ye sormak gerekiyor:<ı> ''PKK bölgeyi temsil eden parti ise siz ne iş görüyorsunuz?''

 
Toplam blog
: 641
: 316
Kayıt tarihi
: 16.12.07
 
 

Bir uluslararası ilişkiler öğrencisinin gözünden dünya ve bonusu olarak da futbol... ..