Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

07 Mart '11

 
Kategori
Futbol
 

İte Kaka

Sadri Şener'in dün akşam yaptığı Türkiye'nin yüzde yetmişbeşi bizim şampiyon olmamızı istiyor açıklaması ile lig artık iyice kızıştı. Aslında F.Bahçeli futbolcuların bu açıklama ile bu maça daha fazla motive olmaları gerekirken maalesef hiç bir şekilde bu maça hazırlanamamışlar. Evet her ne kadar maç 22. dakikada 2-0 olsada ilk goldeki ofsayt pozisyonunu kaçıran yan hakem bu durumu hazırladı. Türkiye'nin yüze yetmişbeşi F.Bahçe'nin karşısında da olsa F.Bahçe'nin en büyük rakibi aslında kendisi. Ama F.Bahçeli futbolcular bir maçın 90 dakika olduğunu maalesef öğrenmeyecekler. 22. dakikada maç 2-0 olunca rakibin maçı bırakacağını ve bu maçı aldık havasına çok çabuk giriyorlar. 22. dakikadan sonra oyunun tek hakimi G.Birliği oldu ve gittikçe ağırlaşan sahada devreye 2-2 beraberliği yakalayarak girdiler. 

Aykut Kocaman Gökhan'ın yokluğunda Bekir'i oynatarak çok büyük bir risk aldığı yetmezmiş gibi bir de defansif yönü zayıf 2 adam Özer ve Dia'yı kanatlara koyarak resmen kendini sabote etti. Üstelik Özer ve Dia'ya kanat değiştirerek oynamalarını da söylemiş olsa gerek ki bir ara 2 futbolcuda aynı kanatta oynamaya başladı. Buna bir de Santos'un önündeki adamla birlikte kanat değiştirmesi eklenince 22. dakikadan sonra F.Bahçe'nin sol kanadı otoban gibi oldu. Zaten farkı bire indiren golde ordan geldi. Bir büyük takım 2-0 öne geçtiği bir maçta 23 dakikada kalesinde 2 gol 2 direkten dönen top görüyorsa ve maçın sonunda kalecisi maçın adamı oluyorsa şapkayı önüne koyup düşünmesi gerekir. Maalesef F.Bahçeli futbolcular bu rahatlık havasından kurtulmazlarsa bundan sonraki her maç böyle gelir gider. Ama hepsi bu maçta olduğu gibi geri gelemeyebilir. Zaten 2005-2006 da Denizli'de G.saray'a geçen sezon Bursa'ya hediye edilen şampiyonluklarda hep bu rahatlık yüzünden gereksiz puan kayıpları sonucunda oluştu. Gökhan Gönül bu takımın en az Alex kadar önemli bir parçasıdır hatta fazlası vardır. O fazlalık ne derseniz ruh derim. Bu maçta Alex yine durumu idare etti. Her ne kadar Niang'a yaptığı asist maçı koparsada 22. dakikadan sonra 45' kadar takımın bocalamasında Alex'in oyundan tamamen düşmesi en büyük etkendi. Zaten bu arada da maç 2-2 oldu ve adeta yeniden başladı ve çok daha zor saha şartlarında devam etti. 

Maçın 2. yarısınada Aykut Hoca'nın aynı kadro ile devam etmesi adeta bir intihar olabilirdi. Ancak G.Birliği futbolcuları karla birlikte oyundan çok çabuk düştüler ve Alex tekrardan sazı eline aldı. Aykut Hoca 2. yarıda oyunda varlığı yokluğu belli olmayan Dia'yı çıkarıp Cristian'ı oyuna alması birazda şanslı olması ile doğru bir tercih oldu. Çünkü gittikçe ağırlaşan sahada yenecek bir golü bugün sahada gördüğümüz futbolcu havası ile çıkarmak imkansız gibi görünüyordu. 63. dakikada Alex'in Niang'a attığı pas Türkiye'nin yüzde yetmişbeşinin de suratını yere düşürdü. Dos Santosun attığı golde G.Birliği futbolcularının ikramı inkar edilemez. Maç bir anda 4-2 olunca G.Birliği oyun disiplininden koparak şuursuzca saldırmaya başladı. Ancak F.Bahçe kaptığı topları doğru ve çabuk kullanamayınca maçın skoru değişmedi. 

Aykut Kocaman'ın bu maçtan çıkaracağı dersleri oyuncularına iyi aktarabilirse şampiyonluk yolunda bir adım öne geçer. Ancak kendiside Kasımpaşa maçında Gökhan'ı sakat sakat oynatarak bu maçı ne kadar tehlikeye attığını görmüşdür umarım. 

 
Toplam blog
: 227
: 240
Kayıt tarihi
: 01.02.09
 
 

1972 Antalya doğumluyum. Elektronik Teknikeri olarak bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Evli v..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara