- Kategori
- Siyaset
İyi uykular CHP!

Tarih: 11.07.2010 Pazar
Yer: Beylikdüzü/İstanbul
Beylikdüzü semtinde her pazar kurulan bir semt pazarı vardır. Kurulan pazar yanında saat 12.00 civarında yüksek volümlü türküler duyunca kulak kesildim. Aslında devamlı olarak iki tane türkü çalıyordu. Şarkılardan biri "Dolana ay dolana" öbürünü ise şimdi hatırlayamıyorum. Ama her ikisi de Ak Parti'ye uyarlanmış türkülerdi. Türkülerin arasında ise Recep Tayyib Erdoğan'ın kısa konuşmaları yer alıyordu. "Acaba referandum veya gelecek yıl yapılacak seçimler için propaganda zamanı mı gelmişti?" Sesler hiç durmadan devam ediyordu. Nedenini öğrenmek için Ak Parti otobüsünün yanına gittiğimizde oradaki masada bir türbanlı bayanla bir bey oturuyordu. "Bu seslerin amacı ne? "diye sorduğumuzda türbanlı kadın ters bir şekilde "Ne demek amacı ne?" diye sorumuza soruyla karşılık verdi. O sırada yanındaki adam gayet nazik bir şekilde "Biz AKP ye üye kaydediyoruz. Öncelikle ses desibel ölçümleri yaptırdık ve kaymakamlıktan da iznimiz var" diye kaymakamlığın izin yazısını gösterdi. Türbanlı kadın o sırada söze girerek, "Ben pazarın öbür tarafına gittim. Oradan ses duyulmuyor" diye söze katıldı. Adam sen karışma gibilerden türbanlı bayana bir şey söyledi. O sırada kadın, üye kaydederken üye olanlara bir paket kahve hediye ediyordu. Adam bize "Siz de kahve ister misiniz? diye sordu. "Teşekkür ederiz. Kalsın" diye cevap verdik. "Ancak bu civarda küçük çocuklar yaşlı ve hastalar var. Bu sesler çok rahatsız edici" sözlerimize karşılık nazik bey, "Biz bu üye kaydının bir şenlik havasında olmasını istedik. Onun için bu yolu seçtik" cevabını verdi. İzinleri olduğuna göre yapacak bir şey yoktu. Çaresiz akşam saat 19.00 kadar o sesleri çekmek zorunda kaldık.
Ertesi günü Bahçelievler semtinde Vergi dairesine giderken, orada asılmış bir pankart gördüm ve fotoğrafını çektim. O pankarta "AKP olarak 1.000.000 uncu üyeyi kaydettik" yazıyordu.
Bir partinin seçimlerde başarılı olması için tabanının güçlü olması gerekir. Geçtiğimiz yıllarda ANAP, olsun, DYP olsun, bir çok parti tabanları olmadığından siyaset sahnesinden silindiler. Ama Erbakan'ın kurduğu partiler belli bir tabanı olduğundan oyları artarak devam etti. İkinci Dünya savaşından önce Almanya'da Hitler'in iktidara gelmesinin en büyük nedeni partiye kaydedilen üye sayısıydı. AKP bu konuda çok başarılı ve tabanını gün geçtikçe genişletiyor. Gerek hediye ile gerek başka vaatlerle bu kişilere de partide görevler veriyor.
Geçen gün Kılıçdaroğlu'nun konuşmasını dinledim. Ne diyordu Kılıçdaroğlu? Her sokakta, her mahallede partiden bir adamımız olacak ve seçmeni yakın markaja alacağız. CHP olarak sizin bu düşündüğünüz ve söylediğiniz uygulamaları AKP yıllardır yapıyor.
Bu sözlerden sonra söylenecek tek şey var.
Ey CHP, uyan da balığa çıkalım!