- Kategori
- Müzik
İyiler ölmez...:)
Hayatta hep bir şeyleri kaçıırıyoruz ya, her şeye yetişmek mümkün değil ya, o karmaşa içinde ben Kazım Koyuncu'nun yanından geçip gitmişim haberim olmadan... Sevmem böyle şiirsel cümleler kurmayı, sevgi kelebeği olmayı ama ben ilk defa dinliyorum Kazım Koyuncu'yu ve öyle tuhaf bir pişmanlık, bir utanma, bir ne yapacağını bilememe duygusu içindeyim ki... Kazım Koyuncu diye birinin bu dünya üstünde yaşadığını, aynı ülkenin topraklarında nefes alıp verdiğimizi biliyordum. Kazım Koyuncu'nun kim olduğunu, ne yaptığını biliyordum ama dinlememişim işte hiç...
Kazım Koyuncu yok artık bu dünyada. Bugüne kadar artık hayatta olmayan pek çok kişinin şarkılarını dinlemişimdir mutlaka ama şimdi kulaklarımda Kazım Koyuncu'nun sesini duyarken içimde o kadar kuvvetli bir "ölüm" hissi uyanıyor ki, ölüm ve yaşam... Dinlediğim şarkıları söyleyen Kazım Koyuncu o kadar canlı ki, ölmüş olamaz, ben onu kaçırmış olamam... Ama biliyorum işte, o artık bilmediğim bir yerde... "Kötüler ölmez" derler ya, evet cidden kötüler ölüp gitmiyor, ruhumuzu emmeye devam ediyorlar dünya üstünde. Ama iyiler de ölseler de ölmüş olmuyorlar, cidden sevmiyorum böyle beylik laflar kullanmayı, gerçi niye kendimi anlatma derdine düştüm birden onu da bilmiyorum ama artık aynı ülkenin topraklarında aynı havayı solumasak da buldum işte Kazım Koyuncu'yu, buldu işte beni Kazım Koyuncu. O kadar iyi işler yapmış ki çünkü o işler o ölmüş olsa da kendilerini yaşatacak birilerini buluyor işte... Ayıp bana kendi topraklarımı bu kadar geç keşfettiğim için...