- Kategori
- İzmir
İzmirde bir pazar…

İzmiri tanıyanlar iyi bilirler. İzmir yaşayan bir şehirdir. Havanın en ufak bir müsadesinde İzmirli, şehrin gerdanlığı olan sahillere koşar. Günün hemen her saati cıvıl cıvıldır. Gençlerin ölçülü şakaları, attıkları şen kahkahalar insana huzur verir. Kentle birlikte yaşadığını hissedersin İzmirde.
Çağdaşlık, ilericilik mayasında vardır, bu güzel kentin insanlarının. Öyle ki, son dönemde diğer büyük kentlerimiz gibi aşırı göç almasına rağmen kimliğini korumayı başarmıştır. Halkın engin hoşgörüsü, sevecenliği, kente göç edenleri kısa sürede entegre eder. Bu yüzden çok renklilik, İzmirin sorunu değil zengiliğidir.
Bu asi bakışlı, mavi gözlü güzeller güzeli kıza istemediği bir şeyi asla kabul ettiremezsiniz, biraz dik başlıdır. Ona aşık olur bir süre sonra entegre olursunuz.
Demokrasiye, cumhuriyete, özgürlüğe, Atatürk ilke ve inkilaplarına yürekten bağlıdır. İzmirli kadın, eşinin dört metre gerisinde değil yanında yürür. Atatürkün kadına verdiği hakları en iyi şekilde değerlendirir, kullanır İzmirli kadın. İzmirli kadın erkek el ele kendine oynanmak istenen her oyunu bozar.
Birileri, İzmirlinin bu hallerini dışardan anlıyamadığı için “gavur İzmir” demiş. Bu onların demokrasi, cumhuriyet, din, kul ile yaratıcısı arasındaki ibadet gibi konularda ne durumda olduklarının ibret verici bir belgesidir.
Zaman içinde İzmiri çeşitli partilere mensup adaylar yönetmiştir. Bu hiç problem değildir.Yeter ki Demokrasiye, cumhuriyete, özgürlüğe, Atatürk ilke ve inkilaplarına yürekten bağlı olsunlar. Nasıl olsa kısa sürede İzmire aşık olur ve iyi hizmet verirler.
Geçtiğimiz Pazar günü sabahtan itibaren bir başlayıp bir duran şiddetli bir yağmur vardı. Ayrıca sinsi bir rüzgar, ıslanan insanları grip yapmak için görevliydi. Saat 11.00 gibi dışarı çıktığımda adeta ölü bir şehirdi Karşıyaka. Merak edip sokakların durumunu Barnova ve Balçovadaki tanıdıklara sordum, aynı idi. İnsanlar haklıydı, bu havada hele Pazar günü sokağa çıkmak en son düşünülecek şeydi.
Saat 15.00 gibi Gündoğdu meydanına geldiğimde tenhalığın asıl nedeni ortaya çıktı. Görevlilerin 200.000 civarı dedikleri kalabalık, Suavi nin söylediği şarkılara eşlik ediyor, Kapkara bir bulut görünen şemsiyelerin arasından, isyana çiçek açmış gelincik tarlaları gibi kırmızının hakim olduğu Türk bayrakları ve CHP flamaları türkülerin nağmeleri ile coşuyordu.
Başka yerlerden taşınmamıştı bu insanlar. Para karşılığı veya birilerinin yazılı emriyle de gelmemişti. Bu olumsuz hava koşullarına rağmen kendi arzularınla oradaydılar. İşte İzmire sevdalı olmanın farkı ordaydı. İzmirli yerel seçime yarınını kendi belirleyeceğini bilerek gidiyor.
Esen kalın. 23/3/2009