- Kategori
- Eğitim
Kadınım, çevre mühendisiyim, isyan ediyorum.
Bu sistemin tüm sınavlarına girmiş ve başarı elde etmiş bir kadınım; sisteme güvenmiş, ne yazık ki hiç sorgulamamış bir kadın.
Bebeklerimle mutlu, huzurlu annecilik oyunu oynarken, bebeğimi bir köşeye atıp test kitaplarımı elime aldım. Ve böylece sistemin çarklarında, daha 10 yaşındayken, dönmeye başladım. Anadolu lisesi sınavına girdim, kazandım ve başarıyla mezun oldum, bu arada öss ve ösys yarışında koştum. İ.T.Ü Çevre mühendisliği bölümünü kazandım ve yollara düştüm, 4 sene sonra 2001 Haziran' ında artık bir çevre mühendisiydim. Ya da ben kendimi öyle zannediyordum. 2001 -2006 arası evlilik, yüksek lisans, çocuk, meslek dışı işler, hayal kırıklıkları , ‘ Ama ben istenileni yapmıştım, neden evdeyim? ’ diye sızlanmalarla geçti.
Sene 2006 sisteme geri döndüm, 2006 Temmuz Kpss’ ye girdim. Çevre mühendisleri arasında 63. oldum. Sene 2007 hala atama bekliyorum. Evimi, eşimi bırakarak, mesleğimi yapabilmek, üretken olabilmek için yine yollara düşmeye hazırım, tek fark bu sefer 5 yaşındaki kızımla yollara düşeceğim, eğer atamam olursa, eğer çevre mühendisi ihtiyacı olursa ülkemin!
Madem üniversite mezunu olmak, sınavlarda başarılı olmak önemli değildi bu ülkede, neden yarıştırdınız bizi yıllarca, neden yollara düşürdünüz bizi, neden hem ailelerimiz hem bizler bedeller ödedik okumak için?
Madem çocuklu bir kadın olarak özel sektör için uygun değildik, neden beyinlerimize bir sürü bilgi soktunuz? Ya da neden evlilik, annelik , aile gibi kavramları kutsal girdiler yaptınız beynimize…
Madem bu ülkenin çevre mühendisi ihtiyacı yoktu, neden böyle bir bölüm açtınız üniversitelerde?
Bizim kuşak kadınlarını ne tam bir evhamımı yaptınız, ne de meslek sahibi. Arada bıraktınız beni ve ben gibi binlerce kadını…