Kadınların estetik ve erotik açılımı üzerine

Açılımların havada uçuştuğu bir dönemde yıllardır sorulan, merak edilen ama aslında hem açılım yapanın hem de açılımın karşısında olanın nedensiz hoşuna giden kadınların bedensel açılımının altındaki neden nedir?

Kadınlar neden öğle yemeklerinde masada otururken etekleri donuna kadar sıyrılır da bundan rahatsız olmazlar. Kadınlar neden belinin altını, bacaklarının arasını, poposunun çatalını, göğüslerinin çizgilerini ve meme kenarlarının morluğunu gösterecek kıyafetler seçer? Bacak bacak üstüne atarken neden o mahrem bölgesine yakın mayınlı tarlaları göstererek stratejik bir oyun oynar? Seksi olmak adına neden dudaklarını ıslatıp omuz ve bacak dekoltesini sergiler fütursuzca? Kısaca kadınlar -bugünlerin deyimi ile- neden açılım içerisindedir ve neden frikik (serbest atış) verir?

Kadınlar gerçekten bu kadar cesur mu yoksa farkında olmadan mı davranırlar?

Görme ve görülme biçimi desem yanlış olur mu?

Kadınlar görülmek ister, farkında olunmak ister. Erkek ise her zaman görücüdür.

Kadınlar izlenirken, röntgen edilirken hoşlarına gitmesinin yanında, kendileri izleyen salak gördüğü erkeklerin hamasi ve hayvansı arzularının ötesinde, kadın da izler kendisini. Erkekler kadını izler. Kadın ise, “kadını izleyen erkek ve kendisini” izler 3.cü perspektifte. Bu hoşuna gider, zevk alır. Çünki yetiştirilme tarzında ve toplumsal koşullarda kadın öyle işlenmiştir. Çünki kadın objedir. Madem objeysem diyen kadın: kendisine obje olarak bakar ve bu yüzden açar, göğsünü, bacağını, bilmem nerelerini. Ve bunu yaparken bilinçli olarak değil, zaten obje yerine konulduğu için otomatik olarak yapar. Bunu sağlayan da kadını bir meta olarak gören sistemin bir sonuç olayıdır.

Erkek, evi ve ailesi için namus mabetleri kurarken, dışarıda her kadına, dikilecek bir kumaş gibi bakar. Kadınlar ise zaten Amerikan bezi modunda görülmeye alışmış ve kabullenmiş hatta bunu aşmış. Artık gerçek terziler kadınlardan çıkıyor.

Kadın, her yerde kadın. Plajda üstsüz güneşlenen kadın dikkat çeker. Mini etek giyen dikkat çeker. Kırmızı türban giyen de dikkat çeker. Siyah çarşafta kırmızı ruj süren kadın da dikkat çeker. Kısaca bu ortamda fark yaratan ya da modaya uyan, uymayan her kadın dikkat çeker.

Kadınların namus anlayışı, kabul edebilirliğiyle doğru orantılı. Yani kadın aklında kabul edebildiği şeyi helal, edemediği şeyi günah sayıyor. Ve bu kadından kadına değişiyor. Bunu da sağlayan inanç, değer yargıları, çevre ve aile bir de medya koşulları.

Kadını bir meta, pazarlanacak bir mal olarak sunan bu tüketim ekonomisi yıllardır kadınının sömürüyor. Kadınlar ise yıllardır ezilmişliğin ve ikinci sınıf olma baskısınıçoktan aşmış ve daha bilinçli. Bakın “Maslak’ı kadınlar bastı” yazıma.

Sonuç olarak, kadın artık daha bilinçli ve kendi bedenini kendisi kullanıyor. Erkek hegomanyasına ve sömürüsüne bırakmıyor. Eskiden açsaydı o…pu olurdu. Şimdi ise estetik bir anlayışla, bir görme biçimi olan perspektifi kullanarak sistemdeki yerini almış bulunuyor.

Ne diyelim? Bir zamanlar “Kadının adı yok!” cümlesine, “Kadının adı yok, tadı var.” diye cevap verilirdi. Şimdi, “Kadının hem gücü hem de açılımı var “mı diyeceğiz? Yada “Kadının modern açılımı, estetik ve erotik olarak kadın açılımı, kadın bedenindeki açılımlar….”

Bilmiyorum. Yorum, siz sevgili okurlarımın.

Türk Sinemasının İlk Seks Açılımı:Sermet Serdengeçti (6.493) Maslak’tan Sonra Eurovizyon’u da Kadınlar Bastı! (6.055) Şarkılar, Kadın ve Marş (4.638)