Kaka yapar gibi değil, vallahi!

İnsanın nutku tutuluyor, kadınlar artık tuvalette doğum yapıp, bebeklerini tuvalete bırakıp sifonu çekip gidiyorlarmış!

Hani doğum yapmasam, hamilelik nasıl bir şeydir bilmesem inanacağım, ama yok, kimse inandıramaz vallaha da beni!

Bugün bir haber vardı, evlendiği gün kadın tuvalette doğum yapmış, evlendiği adamın da bundan haberi yokmuş!

Buna benzer haberler dolanıyor etrafta, bir ikisi hadi neyse, diyelim ki aile meclisinden gelecek ölüm fermanı ile dişini tırnağına taktı, ama yok; haftada bir tuvalette doğum yapar oldu kadınlar!

Güya da kandırılıyor erkekler!...

Bir kere, doğum yapmak kaka yapmak gibi bir şey değildir, arkadaşlar!

Delirten sancısı vardır, göbek bağı vardır, tuvalete otur da pıt diye doğur, ardından çek sifonu, topla eteğini/pantolonunu durumu öyle sanıldığı gibi hem kolay değildir, hem de birilerinin yardımı olmadan yapılması mümkün değildir!

Yani, hem o sancıyı çekeceksin ve bağırmayacaksın tuvalette, hem kimseler duymayacak, hem de yanında kesici ne alet taşıyorsa göbek bağını kesecek! Hem de ortalık kana bulanmayacak, tuvalette kimsecikler olmayacak, elini ve de kolunu sallaya sallaya çıkacak!

Yok artık!

Üstelik de dokuz aylık hamile kadını evlendiği adam anlamayacak!

Yuh artık!

Ayol kilolu olmak başka şeydir hamilelik görüntüsü başka ve bunu bir erkek anlamayacak ha?

Kırsal kesimde şalvar giyilir, üstlerinde geniş hırkalar bulunur, hadi diyelim ölüm korkusuyla saklanmaya çalışıldı, gariptir ki hiçbir ana/baba anlamaz bu durumu!

Anlamak istemediklerinden midir, çocukları ile ilgilenmediklerinden midir?

Sözün özü, anatomik olarak çok geniş ya da dar çatıya sahip olanlar var, doğumları daha kolay ya da zor olanlar, karnı daha büyük ya da az daha küçük olanlar var; ancak hamile hiçbir kadın göz ile anlaşılmayacak durumda değildir, çok nadir örnekler olabilir ancak ben göremedim!

Eğer gerçekten hamileliğini saklamayı başarmış ve tuvalette kendi kendine doğum yapmış kadınlar varsa, bir kadın olarak metanetlerine saygı duyarım!

O hormon değişimlerine, o aşermelere, o mide bulantılarına, sancılara, göğsü tıkayan karın büyümesine…

O doğum sancılarına tek başına katlanıp, bir de doğuracağı yeri seçip, göbek bağını gıkı çıkmadan kesebilen kadına vallaha da saygı duyarım!

Canı acıdığında sığınacak bir anne, bir baba eli bulamadan kendi kendine yetişmiş bir kadın ancak bunu yapabilir!

Tecavüz edilmiştir, kim bilir, kandırılmıştır, aşk başını sarmıştır, aşka bulaştıranın niyeti ise durumdan anlaşılacağı üzere başkadır!

Her kim ne derse desin, hiçbir kadın tuvalette doğum yapmayı istemez, hem de tek başına başaramaz!

Başarıyorsa da, artık nasıl bir yaşam savaşı veriyorsa, onu da ciddi anlamda sorgulamak lazım!

Kimse kimseyi kandırmasın, göz kapamakla, tüü kaka demekle olmuyor, bitmiyor bu işler, tuvalette doğum yapan kadınlar haberlerini amaçsal buluyorum, en azından bu haberlerin kaynaklarının bilinçsel olduğunu düşünüyorum!

Üstelik de böyle bir gerçeklilik var ise Avrupa da olduğu gibi çocuk haklarının korunması, ebeveynlerin sorgulanmasını istiyorum!

Zira hiçbir genç/yaşlı kadın tek başına doğuma hazırlanmak istemez, saklamak ise ayrı bir yüktür, hele ki kendi başına doğum yapıp bir de üstüne sifonu çekmesi mümkün değildir!

Böyle bir gerçek varsa aileden, hamileliğe sebebiyet verenden başlanması gerek, candan can kopması hiç de sanıldığı kadar kolay değildir yani, kaka yapar gibi olduğunu sananlar varsa, açıkça söylüyorum: Vallahi de öyle değil!

Gülgün Karaoğlu

Mayıs,22/200