Kalbinin içini süpürmek

Öyle kolay değildir kalp temizliği.

Önce içinize bakmanız gerek. Bakmak... Öyle kolay değil... Bu kadar dışarı bakmaya alışmış gözlerle içeri bakmak...Eğer içinize bakabilecek kadar bilgeleşmediyseniz, ne kadar bakarsanız bakın içinizdeki yolları göremezsiniz yada; gördüğünüz yollar sizi yanlış limanlara çıkarırlar.

Sonra yolculuk...

Anılar, kasetler, 45 lik plaklar, dedeniz, tüm sevdikleriniz, nefret ettikleriniz, acılar, hatalar, sevinçler, yalanlarınız, çaldıklarınız, düşüncesizlikleriniz, pislikleriniz, ölüler bile ayağa kalkar. Yıkılmış köprüler, kanayan yaralar, tanınmayacak hale getirdiğiniz arkadaşlar, zombiler, kaç tane bir kenara oturmuş ağlayan çocuk, kaç tane beyzbol sopasıyla öldürülmüş masum masum yüzünüze bakan fok görürsünüz. Kanadı kırık kuşlar, çığlık çığlığa kediler, köpekler... Gözyaşları içinde hepsini kucaklarsınız, yüzünüz, üstünüz başınız, kanlar içinde alır.

Bütün bu yolları, köprüleri tamir etmek, kuruyan dalları yeniden yeşertmek, yaraları iyileştirmek ve temizlenmek uzun zaman alır.

Elekrik süpürgesi yok ki orda alıp süpürüveresiniz... Yada Ctrl Alt Delete...

Çok zordur, insanın yıllarını alır. Ama temizlemezseniz sizin duymadığınız pis bir koku yayılır çevreye, temiz kalplilerin duyduğu... Kalbinizi temizleyince, silince camlarını, rafları yerleştirtirir, örümcekleri alır, bir de çiçek yerleştirirseniz orta yere, beyninizde temizlenir. Yeniden doğarsınız. Savaş galibi gibi yorgun gururlu. Kendinizi yenmişsinizdir, barışmışsınızdır dünya ile. Sarılır kucaklarsınız herşeyinizi herşeyinizle. Yaralarınız zamanla iyileşir. Herşey değişir. Artık kendinizi ve dünyadaki herkesi çok çabuk ve kolay tanıyabilirsiniz. Bütün yapmacıklığınız gider üzerinizden, kendinizi sevmeye başlarsınız. Ve en keyifli yanıdır. Sonra sevdinizmi gerçekten seversiniz. Hiç bilmediğiniz şekilde görünmeye başlar dünya. Şaşırırsınız...Hayrete düşersiniz... Bir astronotun uzaydan dünyaya bakışı gibi hayat ufkunuz değişiverir birden.

Hiç böyle birini gördünüz, veye tanıdınızmı hayatınızda