Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Haziran '08

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Kalbiniz bir çocuğun kalbi olmak istemez mi?

Bir insan cüzdanında ne taşır? Benim gibi biri ise çok şey taşır. Diyet listeleri, yararlı bilgiler, yemek tarifleri. Sanki her yerde her an yemek yapacakmışım gibi. Her an diyetteymişim bu öğünde ne yiyecekmişim diya bakmak için yazılmış liste. (Hayatım boyunca bir çok diyet denedim ama hiç birinde hiç bir öğüne tam olarak uymadım.) Ehliyet, nüfus cüzdanı, Kredi kartları. Her ay kullanmasam keşke dediğim ama onlarsız da ayın bitmediği, yıllık ücret bilmem ne kadar ödediğim kartlarım.

Üye olduğum dernek kartlarım. İnsan Hakları Derneği, Tenis ve Dağcılık Külübü Kartım, Fotoğraf Derneği Foto Forum Kartım. Bu kartlar nefes alabildiğim kendimi bulduğum, aynı zamanda hobilerimin kartları. Birde Çevre Derneği üyesiyim ama kartım yok. Nüfüs cüzdanım (Hala değiştirip TC Kimlik Numarası yazanı vakit bulup değiştiremedim.) Aylık aldığım hormon ilacım. Mağazaların alışveriş kartları. Diş Fakületsinden verilmiş randevü kartı. (Randevüye gitmişim ama kartı saklamışım. Telefon mumaraları var.) 22 ekim 2008 tarihinde bir gazeteden kesilmiş Mutluluk Takvimi Konulu üzerinde gülümseyen adam olan bir yazı. Bakın mutlu olmak için ne gerekiyormuş
1.Günlük Tut.
2.Kızınca duygularını bir kağıda yaz ve çöpe at.
3.Dolmuşa bozuk parayla bin.

Bunları okumak hoşuma gidiyor ama en çok gülen adam yüzü hoşuma gidiyor.
Bir de alışveriş konusunda kendime tuttuğum bir not.
.Bu şeyi koyacak yerim var mı?( Ben her zaman bir yer bulurum)
.Bunu bir daha isteyecekmiyim?(Ben 5 yıl sonra da giyerim. Hatta annene ve kızkardeşime veririm ki sonra da alabileyim diye.)
.Buna sahip olduğumu unutacak mıyım? (Arada unuttuğum oluyor ne yapayım.)
.Paramı gerçekten dağınıklığımın üstüne dağınık eklemek için harcamak istiyor muyum.(Ben öyle yapıyorum)
Bunun gibi bilgiler.

Cüzdanımda son zamanlarda benim için en önemli kartım T.C. Sağlık Bakanlığı başlıklı Doku ve Organ Bağışı Belgesi. 11 Haziranda oğlumu Trabzon Tıp Fakültesine götürdüğüm zaman evrak imzalatırken yan odada Organ Bağışı yazısını görünce hemen odaya girdim. 'Organlarımı bağışlamak istiyorum' dedim .Üniversitede okurken organlarımı bağışlamıştım. Elimde bir kartım da vardı. Ama o kartın hala geçerli olduğuna güvenemedim. Bana bir form verdiler hemen oracıkta doldurdum . Ölümüm durumumda en yakınımın adını ve telefon numarasını istediler. Ben de eşimin adını ve numarasını verdim. Oysa kardeşlerim ve annem de hayatta.(içimden bir ses onların bana kıyamayacağını söyledi.) Bu bilgiler karşılığında bir kart verdiler. Hemen cüzdanımın en görünen yerine yerleştirdim. Kartın cüzdanımda olması nasıl bir duygu? Önce öleceğinizi bilmek insana gereksiz ayrıntılarla uğraşmamak gerektiğini, hayatın akıp gittiğini, hayatta en önemli şeyin sevmek ve sevilmek olduğunu hatırlatıyor.

Ben hiç bir şeyi kolay çöpe atamayan insanlardanım. Biliyorsunuz öldükten sonra organlar çürüyor. Bir gün sizin ve yakınlarınızın, gözünüzden bile sakındığınız çocuğunuzun organa ihtiyacı olabilir. Niçin bir insanın hayatı için gerekli olan bir organı çürütelim.

Dini nedenlerle vermek istemeyen bir çok insan duydum. En son Diyanet işleri bu konuda açıklama yaptı. Dini yönden de bir sakıncası yok. Sonra insanı yaratan tanrının organ bağışına izin vermeyeceğini hiç düşünmedim bile.

Ben eğer olacaksa tüm organlarımın bir çocuğa takılmasını isterim. Onun çocukça sevinçleriyle kalbimin atmasını isterim. Gözlerimin onun gördüğü güzellikleri görmesini isterim.

Dünyaya yeniden bir çocuk gibi hissetmek ve bakmak isterim.

O kadar yapmak istediğim şeyler, görmek istediğm yerler var ki. Ben bir bedende tekrar yaşamak isterim.

Ne olur bana ne demeyin. Organlarınızı bağışlayın. Bakın hayata bakışınız nasıl değişecek.

 
Toplam blog
: 16
: 888
Kayıt tarihi
: 24.06.08
 
 

43 yaşında evli 2 çocuk annesi Elektronik mühendisiyim. Fotoğraf çekmeyi ve örgü örmeyi çocukları..