- Kategori
- Şiir
Kamışı biraz da ney/zen çalsa..!
Kendi yerbeziydi milli görüş tezgâhında öğrenci düşüyle dokuduğu
Cürlü cübürlüydü suyu, bulanıktı aynası!.. Kayar sandı ekseni!..
Dingin suyu kıra kıra, bulana bulandıra, ayrışa ayrıştıra…
Şekeri dalgalanmış gibi!?.. Eleştirmen piri gibi elemeden..!?
Poyraza tuttu huzuru!.. Savrulduk hey halkım!
Üç aydına misket oynatamayan çaldı! O oynadı mağduru..?
Zurnanın son deliğiyle çekilen halaya durmuş kırk iki buçuk..!
Omuz vermiyor halaybaşı, şamanbaşı, kutupbaşı!?.. / Halep’i
Çalıyor!?.. Oyun.., (h)iz/ip (h)iz/ip, ayrı ayrış!.. Anadoluhan şaşkın!
Ekmeğe giden kaygan yolun yüzü gün eğrisi..!
Kıldan ince kılıçtan keskin işsizi tutabilir misin
Bulutun altında?!.. Yoksula yıktırdın nam / us duvarını!..
Fuhuş ekmek kapısı!?.. Kır kamışı cin / göz kaval(ı)cı!
Kamış senin ateşin!!.. Cem / cennetin anahtarı sevgi…
Öççü yüreği al/az.., a/laz! Özden sevmez alev/i çisesi Yunus’u..!
Kemençeleşse yüreği..! Huzurla aralanacak sevgi kapıları…
Düş sererek iplediği emeklinin avucundan yerdi parkta..!
Kakasını yaptı çınar ağacına kanat vururken..! Yaktı tuzum
Tuzum yaraları!.. Yoldan attı!.. İki cuma arası..?!
Kayıyor inanç ekseni!.. Sevgi sektiremiyor yürekten yüreğe…
Kimi görse, dalıyor Hz. Hamza edasıyla!?.. Avazı kobra çığlığı!
Ninni v/akti.., uçan ayakkabı resmi çizdirdi..! Gül-dü ay-ak/bağı..!?
Ruhun akrebini yemler kaval(ı)cım! Saçını tarar yıldızında..!
K/anı huysuzlaştıkça, kırılır ulus ustası yüzü!.. Aynaya baksa..?
Kemiği sızlıyor üç Ana / dolu yürekçisinin!..
Yuvak yuvak yuvalandın..! Halk m / ısın, kalk!
Gerilim ustası kutupbaşını görse, yüzü ısırgan ısırgan
Duyguları dalgalanır..! Kırılır emekli sandığı!..
Damarı damara bağlasalar, topraklanacak..!?
Alır şiirini gider Çukurova’nın yastığı Toroslar’a…
Ali Akdemir
28. 03. 10
Çukurova