- Kategori
- Siyaset
Kandırılmak!

Medya!
Bilinç karartma işlevi görmekten beri durmayan medyamız.
Medar-ı iftarımız.
Birçok haberi, haber değeri olmasına rağmen, görmezden gelme meziyeti göstererek, kamu hizmeti yaptığını varsayan medyamız.
Baksanız e general eskileri, iş adamları ile al takke ver külah istem ve emirlerde bulunuveriyorlar, ama bir kısım medyamızın duayenleri olayın vehametini görmezden gelmek sureti ile köşeciklerine taşıma eğilimi göstermiyorlar son gelişmeleri.
Yazık.
Hem de çok yazık.
Daha ne olmalıydı?
Daha nasıl bir haber ülkeyi sallamalıydı?
Telefon dinlemeler.
2500 adetçik ele geçirilenler.
“Şu zevatı işe alınız” yollu emir vermeler.
Ve iş adamından raporlar alır vaziyette sorguya çekmeler.
İşte ülkemizin durumu.
Bundan daha vahim ne olaki?
Yıllardır böyle değil miydi?
Hep böyle olmadı mı?
Sistemin özünün adresi bu gibi haberlerde gizli değil miydi?
Sistem böyle yürüdü.
Medya yardım etti bu çarkın dönmesine.
Ve biz sade vatandaşlar haber aldığımızı sandık.
İşte dökülüp, saçılıyor tüm pislikler ortalık yere.
Bir bakmışsınız, bir gün toplanıvermiş kapının önündeki çöpler ve bir dahaki sefere kadar aklımıza bir şey gelmemek üzere.
“Sahi iki binli yıllarda kim ne yapmıştı?” sorusunu zihnizimizin derinliklerine atıp, hatırlarımıza bile almayacağız.
Hafızası kıt toplumuz.
Gerçek bu.
Ne desekde böyle somut bir gerçeğin var olduğunu inkâr edebilir miyiz?
El altından görüşmeler patlatılıyor.
Yargıya şu veya bu şekilde yön veriliyor.
Bir emekli general bir bakımşızki salıverilmiş.
Ve aylardır Ergenekonla yattık ve kalktık.
Sonuç!
Sulandırma labirentlerinde yeni dehlizlerin açılmasını salık veriyor gelişmeler.
Neden?
İddianame yok ortada ve delil yetersizliği salıverilmenin gerekçesi.
Nasıl oluyorsa?
Anlamadık.
Müzmin taktikler.
Hastalan ve alıver raporu, salıveril.
Ve hiçbir şey olmamış gibi yaşamını idame etir.
Olacak şeyler değil ama oluyor işte.
Pinochet’de öyle yapmamışydı?
Aylarca ev hapsinde kalıp, tekerlekli sandalyeye mahkum olmuştu.
Ve İngiltere’de bir mahkeme yargılanamaz deyince soluğu Şili’de almıştı.
Uçakta bile tekerlekli sandalyede Şili’ye nakledilen muhterem, havaalanına iner inmez birden ayaklanıvermiş.
Yargılanmadı Pinochet.
Kimse yargılayamadı Pinochet’yi.
Yaptıkları yanına kâr kaldı.
Ne olacak?
Komünizmi önlemişti ya ülkesinde.
Hayatımızın ne denli güvensiz olduğunu anlamak için medya patronu ile general eskilerinin muhabbetine göz atmanızı tavsiye ederim.
Her ne kadar şiddette karşı olan ben, size, şiddetle bu muhabetti okumanızı tavsiye ederim.
Okuyun ve görün nasıl kandırıldığımızı.
Nasıl bir utançla karşı karşıya olduğumuzu görün.
İşte böyle bir şey.
İşte böyle bir şey halkın verdiği oyların hiçe sayılması.
En basit bir demokratik tercihi bile içine sindiremeyenlerin çevirdiği el altı gizli dolaplarla, devleti yerle yeksan etmenin ifşa resmidir bu gelişmeler.
Ve medya, bu yaşananları görmezden gelmiştir.
Görmemek gibi bir gafletin içerisine düşmüştür medya.
Sadece birkaç dürüst insanın gözüne takılıvermiştir bu olanlar.
Ve bu olanları, onların kaleminden izlemeye çalışmışızdır.
Ve bir kez daha şansızlığımızın üzerine lanet okuma lütfunda bulundum.
Evet.
Şansız bir milletiz vesselam.
Kullanılıyoruz ve bir kenara güle oyanaya atılıyoruz.
Hem de her kesim tarafından.
Alenen ortadadır bu dram.