Kapatalım

 Kapatalım veya kapatmayalım işçenin kolay tarafı.

Ortaya bir görüş atılıyor. Biri “Kapatalım!”, başka biri “Kapatmayalım!” diyor. Peki, niçin? Elbette herkesin kendisine göre bir gerekçesi vardır. Fakat sorun “Kapatalım.” demekle veya kapatmakla; “Kapatmayalım.” demekle veya kapatmamakla çözülmez. Bu; yalnızca bir değişiklik olur ve başka sorunlara yol açıverir. Bu tür olaylara hep şahid olmadık mı?

Bence de; dersaneleri, ilkokulları, ilköğretimi, yüksekokulları, yükseköğretimi kapatalım(!), hatta milli eğitimi, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulunu, hatta hatta Milli Eğitim Bakanlığı’nı kapatalım.

Bunları yazmak için benim bir değil, bin gerekçeciğim var. Sizin gerekçeniz var mı? Bunlar nedir?

Özünde daha birçok kapatılacak şey(ler) var.

 Fakat bunları tam soracak, sorgulayacak, yargılayacak özellikte ve güçteki zihniyet, karakter, kişilik, bilgi, şuur, samimiyet, sağlık, anlayış, algılayış, akıl, mantık, iman, zekâ, niyet, irade, karar kimde var?

Cüret olabilir!

Bu işçeleri önyargısıyla, zannıyla, doğru bildiği yanlışlarla, bilgi kirliliğiyle, okumuş cahilliğiyle, gaflet ve dalâletiyle kim yapacak?

Bu konuyu şimdilik KAPATALIM!

Ramazan Gülsen