- Kategori
- Gündelik Yaşam
Karahindiba gibi yol almak...

Bazen, yemyeşil çayırlardan kopup, uçurtmanın gözünden bakmak için dünyaya... Daha da ötelere varabilse, sonsuzluğa uçacak hindiba...
Bir pişmanlıktır gider, kötü ise kuşbakışı bakmak dünyaya.. Dimyat'a pirince gitmişti hindiba.. Rotası rüzgarın rotası, rotası kaderin rotası...
Bir telaştır sarar şimdi.. Koptu artık bitkisinden, yeni vatanı bu.. Vatansızlığı.. Karahindiba, rotası kaderin rotası..
Korkunç hortumlarda, iç sesini bile duyamadığı girdaplarda, şu yalan dünyada yapayalnız hindiba..
Bazen de, kapkara ve ağır sanayi kuruluşlarının yanı başında biten bir hindiba.. Kopmaya dünden razı ekmek dilimi gibi..
Maddi dünyanın maddi hırslarından kopmak için can atıyor hindiba şimdi.. Bu tersanelerde her gün minik yavrusuna ekmek götürmeye çalışan bir babanın canı son buluyor ya.. Aileler akın ediyor tersanelere.. Yalnızlığı hak etmiyor zavallı ve çaresiz bir ceset bile..
Bu nedenle, bazen ilaç gibi geliyor hindibalara kopuş.. Kaçış....
Kaç hindiba.. Sonsuzluğa uzan...
Güzel değilse yaşam, zorsa senin için.. Açamıyorsan bir türlü.. Ya da açsan da gören yoksa... Sütünü çıkarana kadar sıkıyorsa insanlar seni... Bazen de alerjik bir bünye kırıyorsa kalbini... Batıyorsan bazılarına..
Uç hindiba....
Uç ki şu bayram gününde...
Bir ihtimal rengarenk lunaparkların üzerinden uçarsın..
Boşluğunu fark eder belki koca göbekli tersane işletmecileri...
Geri dönüş olmasa da gözyaşlarını akıtırlar bakarsın.
Rotan rüzgarın rotası..
Rotan, iki tatlıyı bir arada yedirmeyen kaderin rotası..
Uç hindiba..
Rotan özgürlüğün rotası..